ABD’nin, Türkiye-Suriye sınırına 30 bin PKK’lı teröristi yerleştireceğini duyurmasının ‘açık bir tehdit’ olduğunu kaydeden ASSAM güvenlik uzmanı emekli Albay İbrahim Keleş, askeri üslerde kısıtlamaya gidebileceğini veya ipler kopma noktasına gelirse İncirlik başta olmak üzere ABD üslerini kapatarak bu terör örgütüne lojistik desteğe karşı önlem alabileceğini söyledi.
BEKA MESELESİ
ASSAM Güvenlik Uzmanı İbrahim Keleş, önceki gün ABD sözcüsü Albay Thomas Veale’nin Türkiye sınırında Demokratik Suriye Güçleri adı altında PKK’nın Suriye kolu PYD’nin büyük çoğunluğunu oluşturduğu 30 bin kişilik birliğin görev yapacağını açıklamasını değerlendirdi. Bu açıklamayla Türkiye’nin artık ABD tarafından açıkça tehdit edildiğini vurgulayan Keleş, şunları söyledi: “30 bin asker demek ve bunun 40 bine çıkarılacağını söylemek, sınır birliği değil, kolordu değil, ordu kurduğunu ilan etmektir. Üstelik bu ordu ağır silahlarla da donatılmış. PKK/PYD, fiilen Suriye’nin üçte birine ordusu, sözde meclisi, vergi toplamasıyla devletleştiriliyor. ‘Ne olmuş, Kürtler Suriye’de ordu kursun, diyemezsiniz. Büyük Kürdistan projesinin Irak ve Suriye ayağı tamamlandığında, sıra İran ve Türkiye’nin bölünmesine gelecektir. Bu mesele tamamen Türkiye için bir beka meselesidir.
Dur denilmezse sınırınızın hemen dibinde, 35 yıldır mücadele ettiğimiz terör üreten PKK örgütü olacak. Bu, Türkiye’ye yeni terör saldırıları için tamamen lojistik bir üsse dönüşecek. Türkiye’nin Suriye sınırı, sürekli bir istikrarsızlıkla Türkiye’yi tehdit edecek.” Keleş, ABD ve koalisyon ülkelerine DEAŞ’la mücadele için açılan Diyarbakır ve İncirlik üslerindeki operasyon izinlerinin bir an önce sona ermesi gerektiğini söyledi.
DEFAKTO PKK DEVLETİ
Türkiye’nin 90’lı yıllarda Irak’ta Saddam Hüseyin’e yönelik operasyon adı altında topraklarında konuşlanan ‘Çekiç Güç’ün Kuzey Irak’ta defakto bir PKK devletine zemin hazırlaması gibi DEAŞ’la mücadele adı altında Suriye’nin kuzeyinde Akdeniz’e açılan bir PKK koridoru oluşturulmasına Fırat Kalkanı ile izin vermediğine dikkat çeken Keleş, şöyle devam etti: “Bu üsler, DEAŞ’la mücadele için açılmışsa şimdi bu mücadele bittiğine göre misyonunu da tamamlamıştır. DEAŞ’la mücadele adı altında ABD ve koalisyon ülkelerine açılan üslerden DEAŞ operasyonu adı altında Suriye ve Irak’ta faaliyete izin verilmeyebilir.”
LİSTE DIŞI MALZEME VAR
Türkiye’nin daha önce Kıbrıs Barış Harekatı sırasında 1974’te İncirlik Üssünü kapattığına dikkat çeken Keleş, şunları söyledi: “ABD, Türkiye’yi artık direkt tehdit ediyor ve Türkiye’nin elindeki seçeneklerden biri İncirlik Üssü’nün kapatılmasıdır. ABD, artık gizleme gereği de duymadan açıkça ‘PKK’yı Türkiye’nin sınır komşusu yapıyorum’ diyor. ABD, Suriye’de sayısız üs kursa da Ortadoğu’daki ana lojistik üssü İncirlik’tir, kapatırsanız canını yakarsınız. PKK/PYD’ye lojistik desteği de etkilersiniz. ABD’nin, bu üslerde zaman zaman verdikleri listenin dışında malzeme taşıdığı belirlendi. PYD’ye silah sevkiyatında İncirlik Üssü kullanabilir. Bir iki yakalarsın, hepsini önleyemezsin.”
AFRİN’E PKK’LI YIĞDILAR
Türkiye’nin çaresiz olmadığını vurgulayan Keleş, sözlerini şöyle tamamladı: “Türkiye, gerekirse Diyarbakır ve İncirlik’teki faaliyetlere son verebilir. Cumhurbaşkanımızın dediği gibi, bir gece ansızın Afrin’e girebiliriz. ABD, Türkiye’nin bekasına yönelik tehdit oluşturan PYD’ye her türlü silah, teknoloji, eğitim sağladı. Afrin’deki PKK/PYD’li sayısı Türkiye’nin olası operasyonuna karşı 1200’den 4 bine çıkarıldı. Bu sayı daha da artmış olabilir. PKK/PYD, ABD’nin verdiği bazı komplike silahlar ile belli noktalarda zarar vermeyi deneyebilir ama Türkiye her şeye hazırlıklı. ABD’nin bölgedeki operasyonlara karşı uydu takibi, iha ve siha, dinleme gibi konularda istihbarat körlüğü ile engel de oluşturamaz. Türkiye, ABD’nin Suriye’deki üslerinin yerini de içinde ne olduğunu da çok iyi biliyor. Türkiye şunu öğrendi: ABD bizimle müttefiklik hukukuna uygun davranmıyor.”
KAYNAK STAR