...

Can Dündar'a 5 yıl 10 ay, Erdem Gül'e 5 yıl hapis cezası

Türkiye Materials 7 Mayıs 2016 03:10 (UTC +04:00)

Trend takip edin

MİT'e ait yardım tırlarının durdurulması olayına ilişkin gizli kalması gereken bilgi ve fotoğraflara gazetede yer verdikleri gerekçesiyle yargılandıkları davada Cumhuriyet Gazetesi Genel Yayın Yönetmeni Can Dündar'a "devletin gizli kalması gereken bilgilerini açıklama" suçundan 5 yıl 10 ay, Erdem Gül'e ise aynı suçtan 5 yıl hapis cezası verildi.

İstanbul 14. Ağır Ceza Mahkemesi, davaya ilişkin kararını açıkladı.

Mahkeme, Can Dündar'a "devletin gizli kalması gereken bilgilerini açıklama" suçundan 5 yıl 10 ay, Erdem Gül'e ise aynı suçtan 5 yıl hapis cezası verdi.

Dündar ve Gül'ün, "cebir ve şiddet kullanarak Türkiye Cumhuriyeti hükümetini ortadan kaldırmaya veya görevlerini yapmasını kısmen veya tamamen engellemeye teşebbüs" suçundan beraatine karar veren mahkeme, "silahlı terör örgütüne üye olmaksızın bilerek ve isteyerek yardım etme" suçundan dosyanın ayrılmasına hükmetti.

"FETÖ/PDY ile ilgili kesin bir yargı hükmü yok"

Mahkeme heyeti, sanıklar Dündar ve Gül'ün, hiyerarşik yapısına dahil olmaksızın amaç ve maksadını bilerek ve isteyerek yardım ettikleri iddia edilen ve 'FETÖ/PDY' olarak adlandırılan silahlı terör örgütünün varlığı yönünde kesin bir yargı hükmü mevcut olmadığı, söz konusu yapılanmanın silahlı bir terör örgütü niteliğini haiz olduğu iddiası ile ilgili olarak Türkiye genelinde yürütülmekte olan soruşturma ve kovuşturmaların halen devam ettiği, ayrıca bu örgütün iddianamede, MİT tırlarının durdurulması eylemi ile 'Türkiye Cumhuriyeti hükümetini ortadan kaldırma veya kısmen veya tamamen işlemez hale getirme' şeklinde açıklanan suçtan, bu aşamada herhangi bir suretten hüküm kurulamayacağını belirtti.

"MİT tırlarını durduranlarla ilişkileri yok"

Heyet, sanıkların, MİT tırlarını durduran ve yargılanmakta olan sanıklarla önceye dayalı veya eylem sırasında herhangi bir irtibat ve ilişkilerinin bulunmadığını da kaydederek, atılı suçun yasal unsurları itibariyle oluşmadığı ve sanıkların eyleminin kanundaki yasal suç tarifine uymadığı vicdani sonuç ve kanısına varıldığını ifade etti.

"Başka bir devletle veya terör örgütüyle anlaşma olgusu yok"

Mahkeme heyeti, Can Dündar ve Erdem Gül'ün, "Devletin güvenliğine ilişkin gizli kalması gereken nitelikteki bilgilerini siyasal ve askeri casusluk maksadıyla temin etmek ve açıklamak" suçlarıyla ilgili ise, "Sanıkların siyasal ve askeri casusluk maksadıyla hareket ederek üzerlerine atılı fiili özel kastla işlediklerinin ve yargısal içtihatlara nazaran atılı fiil yönünden varlığı zorunlu olan, 'başka bir devletle veya terör örgütü ile anlaşma olgusu'nun dosya kapsamı itibariyle hukuka uygun şekilde elde edilmiş delillerle ispat edilemediği, sanıkların eyleminin oluş ve kabule göre bir bütün halinde, 'devletin güvenliği veya iç veya dış siyasal yararları bakımından niteliği itibariyle gizli kalması gereken bilgileri temin etmek ve açıklamak' suçları kapsamında değerlendirilmesi gerektiği kanaatine varılmıştır" değerlendirmesini yaptı.

Mahkeme heyeti, sanıklar hakkında daha önce çıkarılan, yurt dışına çıkış yasağının kaldırılmasını da öngördü.

'İki suikast yaşadık'

Mahkeme heyetinin kararını açıklamasının ardından adliye önünde gazetecilerin sorularını yanıtlayan Can Dündar, iki suikast yaşadıklarını öne sürdü.

"Birisi silahlıydı, birisi yasaldı" diyen Dündar, "İlk suikast sizlerin gözleri önünde oldu, ikinci suikast kapalı oturumda gerçekleşti. Bir haber yayınlama suçundan ben 5 yıl 10 ay, Erdem 5 yıl ceza aldık. 
Bu ceza sadece bizi sindirmeye, susturmaya yönelik değil, aynı zamanda sizleri, hepimizi, Türkiye basınını yazmaktan, konuşmaktan korkar hale getirmek için yapılmış bir suikastti" şeklinde konuştu.

Can Dündar, Anayasa Mahkemesinin kendilerini tescil ettiğini, "evet, bu bir gazetecilik, ifade özgürlüğü kapsamında bir haberciliktir" dediğini savundu.

Erdem Gül de cezanın gazeteciliğe verildiğini öne sürerek, cezayı kabul etmediklerini dile getirdi.

Kaynak: AA

Etiketler:
Son Haberler

Son Haberler