...

ABD’nin İran’a Yaptırımlarının Yeni İpek Yolu’na Etkisi

Iran Materials 8 Kasım 2018 09:17 (UTC +04:00)

Trend takip edin

ABD Başkanı Donald Trump İran ile P5+1 (ABD, Çin, Rusya, Fransa, İngiltere ve Almanya) arasında 2015'te imzalanan nükleer anlaşmadan çekildiğini açıklamıştı. ABD, anlaşmadan çekilmesinin ardından atacağı adımları iki aşamadan oluşan bir takvimle belirledi. ABD Hazine Bakanlığınca yürütülen yaptırım sisteminin birinci kısmı 8 Ağustos 2018’de devreye girdi. İlk aşamada İran ile gerçekleştirilen değerli madenler, otomobil, endüstriyel bazlı yazılımlar gibi ürünlerin ticaretine ilişkin hükümler yürürlüğe koyuldu. Yaptırım sisteminin ikinci kısmı ise 5 Kasım’da devreye girdi. Yaptırımların ikinci kısmı birinci kısma göre İran ekonomisi açısından çok daha önem arz etmektedir. İkinci aşamada başta petrol ve doğalgaz olmak üzere enerji ile ilgili tüm ürünlerin ticareti, liman işletmeleri, sigorta ve uluslararası bankacılık ile ilgili hizmetler gibi konular yaptırım kapsamına alındı.

Trump anlaşmadan çekilmesinin nedeni olarak, İran'ın Ortadoğu bölgesindeki askeri hamlelerini sınırlamaması ve bu anlaşmanın İran’ın füze denemelerine engel olmaması nedeniyle iyi bir anlaşma olmadığını düşünüyor. Ayrıca İran’ın Hizbullah, Hamas ve Filistin İslami Cihad Hareketi de dahil olmak üzere Ortadoğu'daki tüm gruplara destek verdiğini öne sürüyor. Ancak bölge dışından bir ülke olarak ABD’nin kendisi, Ortadoğu’da birçok terörist grubuna destek vermektedir. Mesela Suriye’nin kuzeyinde Türkiye’nin ulusal güvenliğini tehdit eden YPG/PYD gibi terör örgütlerine sistematik olarak askeri destek vermektedir. Bu askeri davranışlarıyla bölgenin askeri güvenliğine ve ticari istikrarına zarar vermektedir. Bu durumda, ABD’ye de yaptırım uygulanması gerekmez mi?

ABD’nin yaptırımları, İran'la ticaret yapan ülkeleri de olumsuz etkilemektedir. Bu nedenle ilgili ülkeler yaptırımlara karşı tepkisini ortaya koymaktadır. Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, "Böyle bir yaptırıma kesinlikle uymayız. Çünkü bize göre bu yaptırımlar dünyanın dengesini bozmaya yönelik yaptırımlardır. Bunlar, uluslararası hukuka da diplomasiye de aykırı. Emperyal bir dünyada yaşamak istemiyoruz" dedi. Ticaret Bakanı Ruhsar Pekcan ise, Türkiye'nin bulunduğu coğrafya ile alakalı bölgesel bir sorun olduğunu dile getirerek, "Biz bu coğrafyadayız, Suriye, Irak, İran bizim komşularımız. Biz bu gerçekle yaşamak, ticaretimizi sürdürmek zorundayız." ifadelerini kullandı. ABD’nin İran’a yönelik yaptırımları hiç şüphesiz bölgenin jeoekonomik yapısını da tehdit etmektedir. Ancak bölgenin ilgili ülkeleri bu duruma müsaade etmeyecektir. Çünkü ortak kalkınmayı hedefleyen Yeni İpek Yolu politikasıyla bölge ülkeleri yeni bir Ortadoğu inşa etmeye hazırlanıyor.

Nitekim ABD, İran’a karşı yaptırımlarla öncelikle İsrail’in çıkarlarını korumayı ve bölgede sistematik ve kalıcı bir emperyal düzen kurmayı hedeflemektedir. Bu nedenle nükleer araştırmaları olan İsrail’e karşı hiçbir tepkide bulunmazken İran üzerinden bölgenin jeopolitik dengeleri ile oynamaktadır. Bu durum bölgenin güvenliği, barışı, istikrarı ve kalkınma hedeflerini olumsuz etkilemektedir. Ayrıca, yaptırımların perde arkasındaki en önemli nedenlerden birisi de hiç şüphesiz Çin’in İran ile olan enerji ticareti ve Yeni İpek Yolu politikasıdır. Dolayısıyla, Yeni İpek Yolu kapsamında mevcut devam eden ve uygulanacak olan ticaret ve altyapı projeleri ABD’nin ticari yaptırımları ve bölgedeki terör gruplarına desteği nedeniyle olumsuz etkilenmektedir. Bu açıdan bakıldığında, yaptırımlar Yeni İpek Yolu çerçevesindeki projeleri doğrudan yada dolaylı olarak olumsuz etkilemektedir.

Fatih ÖZTOSUN, TRT ÇİNCE

Etiketler:
Son Haberler

Son Haberler