Başbakan Ahmet Davutoğlu İzmir'de Türk-Yunan gala yemeğinde konuştu. "İzmir'in ulaşım olarak Atina'ya bağlanması konusunda biz hazırız." diyen Davutoğlu, "Selanik ile İstanbul arasında hızlı tren planlıyoruz. Ege'nin iki yakasını bir daha ayrılmamak üzere biraraya getirmeye kararlıyız." diye konuştu.
Başbakan Ahmet Davutoğlu ve Yunanistan Başbakanı Aleksis Çipras, İzmir Ticaret Odası tarafından Hilton Oteli'nde düzenlenen, vergi rekortmeni olan Türk- Yunan ortaklı firmalarla, İzmirli vergi rekortmeni işadamlarının ödüllendirileceği törene katıldı. Gelir vergisi rekortmenleri kategorisinde birinci İhsan Çınar, ikinci Ali Özkan, üçüncü Birsen Zor madalya aldı.
EGE'NİN KOKUSU BİZE İLHAM VERECEK
Ödül töreninde konuşan Yunanistan Başbakanı Çipras, şunları söyledi:
"İzmir'de Türk- Yunan heyeti olarak uzun istişarelerde bulunduk. Fikir, görüş alışverişinde bulunduk. Tüm sorunlarımıza ortak çözümler üretmeye çalıştık. Çözüm istiyorsak birbirimizin sorunlarını dinlememiz gerekir. Bundan sonra çıkar yol bulabiliriz. En önemlisi Ekrem Demirtaş'a özellikle teşekkür etmek istiyorum. Bu organizasyonu düzenlediği için ayrı ayrı teşekkür etmek istiyorum. İzmirliler tarafından bana yoğun sevgi gösterisinde bulunmamız beni çok mutlu etti. İzmir tarihi açıdan önemli bir kent.
Ege Denizi'nin kültürü ile yakından bağlı bir kent. Burada yaşayan tüm halkların kültürel damgasını içeren bir şehir. Burada bulunan çeşitli kültürler İzmir'e bir özellik kazandırmıştır. Bu şehirle bizler çok yakında denizden bağlanmayı ümit ediyoruz. Selanik de İzmir gibi tarihi, ticari kozmopolit bir şehir. Önümüzdeki süreçte iki şehir yakınlaşacak. Bu iki kentin ortak özellikleri var. Bizler bunun için çaba gösteriyoruz ve yol açıyoruz.
Bugün bunun için anlaşmalara imza attık. Ege bizim ortak denizimizdir. İki kültürü yakınlaştıran bir denizdir. Aynı zamanda Ege'nin limanları buluşma ve fikir üretme merkezi bilgi üretme ve aşılama merkezi. Birbirlerinin kültürlerine yaklaşım merkezi. İzmir'de toplantının yapılması çok özelliklidir. İki liman şehrin beraber çalışması ve birlikte işbirliğinde bulunmak bize yol açıyor. İki kentin ekonomik açıdan kalkınmasını turizmin gemiciliğin denizciliğin kalkınmasını ortak hedefimiz. Kalkınmanın sadece bizim halkımızın değil tüm çevrenin üretkenliğe yönelik yatırımla da açılabiliriz.
İki ülkenin işadamları da bir araya geldi. Ben bütün girişimcilerin gösterdiği faaliyete iki ülkenin barış ve istikrarı için faydaları olacağı düşüncesindeyim. Odalar, birlikler, toplumlar bu yönde birtakım yeni atılımlarla bulunacaklardır. Bana fahri doktora da takdim edildi. Bu beni aşan bir onurdur. Bana çok büyük bir unvan verdiler. İTO Başkanı Demirtaş benim için 'Türkiye'de de seçimleri kazanabilirsin' dedi.
Bilmiyorum beraber girelim mi seçimlere ne dersiniz? Bu büyük saygınlık ve bu büyük onurun sembolik karakteri var. Eğitim ve kültür bir köprüdür. Bu köprüler halkları birleştirir, yakınlaştırır ve ortak değerleri öne çıkarır. Dayanışma, insani değerler gibi. Bugünkü buluşmamızın nedeni ekonomik sinerjilerin geliştirilmesi değil diyalog istişare tartışma dünya krizinin çözümü için. Mülteci krizi yaşıyoruz. Tek çaresi var. Ortak kültür değerlerimizi yeniden anımsayalım. Türk ve Yunan halkları misafirperverlikleriyle tanınan bir halk. Türkiye 2.5 milyonu aşkın mülteciyi misafir ediyor. 1 milyon mülteci de Yunanistan'da. Bu ilk kez yaşanan bir olay. Biz ne kadar insanız? Nasıl dayanışma göstereceğiz? Bütün gücümüzde bu diyaloğu teşvik etmemiz lazım. İki ülke arasında iletişim kurmamız lazım. Ege'nin iki sahili arasında iletişim kurmak lazım.
Ticari ve kültürel ilişkiler insanı yakınlaştırır. İzmir ticaret kavşağı bir kültürel kavşak. Burada kültürel anlamda insanların buluştuğu bir merkez. Halklar esasında hep aynı adımları attılar. Ege'nin iki kıyısındaki insanların düşünceleri aynıdır. Bugünkü buluşmamız tarihi bir buluşmadır. Türkiye-Yunanistan başbakanı İzmir'de buluştular. Neden? Ortak çözüm üretmek için. Ülkelerini aşan sorunlara çözüm üretmek için. Eminim Ege'nin kokusu bize ilham verecek ve bunları çözümleyecek."
Kaynak: Milliyet