Türkiye Cumhuriyeti Moldova Büyükelçisi, Bakü eski Büyükelçisi Hulusi Kılıç Trend haber Ajansına başta Türkiye – Azerbaycan ilişkileri olmak üzere , Azerbaycan’da geçirilen Cumhurbaşkanlığı seçimlerine ilişkin özel açıklamalarda bulundu.
İşte Büyükelçi Hulusi Kılıç’ın açıklamaları:
İlham Aliyev sayğı duyulan ve sevilen bir liderdir
11 Nisanda Azerbaycan’da düzenlenecek cumhurbaşkanlığı seçimlerinin kardeş Azerbaycan halkı Türkiye , Türk dünyası ve bölge halkları için hayırlı ve uğurlu olmasını dilerim. Daha önceki Cumhurbaşkanlığı seçimlerinde olduğu gibi seçimlerin barış , huzur ve kardeşlik havasında geçeceğine inancım tamdır. Can Azerbaycan’ımızda demokrasi kültürünün yerleştiğini ve her seçimde daha da güçlendiğini görmekteyiz. Azerbaycan halkı için iyi olan her şey Türk halkı için de iyidir. Daha önceleri söylediğim gibi Türkiye ve Azerbaycan ikiz kardeştir. Diğer Türk Cumhuriyetleri bizim kardeşlerimizdir. Azerbaycan halkının vereceği kararı Türk halkının verdiği karar olarak görürüz. Azerbaycan halkının , kendisini daha ileri götürecek, ülkede iç barışı , huzuru ve ekonomik kalkınmayı sürdürecek , Karabağ sorununu çözecek ve dünya ile bütünleşmeyi sağlayacak liderini seçeceğine inanıyorum. Can Azerbaycan halkı doğru karar verecektir
Bildiğiniz gibi 2008-2012 yılları arasında yaklaşık 5 yıl Azerbaycan ‘da Türkiye’nin Büyükelçisi oldum. Ben özümü sadece Türkiye’nin değil hem de Azerbaycan’nın Büyükelçisi olarak gördüm.
Bugüne kadar da kendimi bir Milletin Büyükelçisi görüyorum. Bu nedenle Azerbaycan’da yaşamasam da gözüm ve aklım Azerbaycan’dadır. Dolasıyla Azerbaycan’dan ayrıldıktan sonra da Azerbaycan’da yapılanları ve Cumhurbaşkanı sayın İlham Aliyev’in faaliyetlerini yakından takip ediyorum.
Başka bir ifadeyle son 10 ildir Azerbaycan’da ne olur, ne biter bilirim. Esasen Azerbaycan haber ajanslarından bültenler bugüne kadar bana gelir. Sayın Cumhurbaşkan Aliyev’in Azerbaycan halkı, Azerbaycan, Türk halkı ve Türk Dünyası ile ilgili fikirlerini bilirim.
İlham Aliyev’in siyaseti çerçevesinde Türkiye , Türk Dünyası, Bölge ve Dünya siyasetini Azerbaycan’dan ayrıldıktan sonra da takip ettim ve takdirle karşıladım.
Cumhurbaşkanı Aliyev, kardeş Azerbaycan halkını gelişmiş ülkeler halkları düzeyine çıkarmaya çalışmaktadır. Azerbaycan halkını medeni halklar arasında görmek istemekte ve aynı zamanda batı ülkelerinde olan güzel şeyleri Azerbaycan’a getirmektedir.
Cumhurbaşkanı 1. Yardımcısı sayın Mihriban hanımın bu konudaki önemli çabalarını ve Cumhurbaşkanı Aliye’ve desteğini de söylemek isterim. Ilham Aliyev, Karabağ sorununu barışçı yolla çözmeye çalışmaktadır. Azerbaycan’ımızın işgal altındaki topraklarını hılas etme gücü vardır. Gerekirse bu gücü kullanacaktır.
Cumhurbaşkanı Aliyev kaçkın ve göçkünlere ev vermiş , onlarla yakından ilgilenmiştir ve ilgilenmektedir. Ayrıca İlham Aliyev devletin halka verdiği hizmetleri kolaylaştırmıştır .
Ülkede yapı hizmetleri devam etmekte, yeni yollar, köprüler yapılmakta. Haydar Aliyev Havalimanı bölge ülkelerindeki en modern havalimanıdır.
Azerbaycan Bağımsızlığının 20. Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi’ne seçilme başarısı göstermiştir. Sovyetler Birliğinden ayrılıp bağımsızlığına kavuşan ülkeler arasında BM Tehlikezsizlik Şurasına ilk seçilen ülke Azerbaycan olmuştur. Bu büyük başarı bizleri gururlandırmıştır.
Aliyev’in bu konuda yaptığı çalışmaları ve yürüttüğü faaliyetleri yakından biliyorum .
Bakü dev projelerinin/Dünya projelerinin merkezi olmuştur. Azerbaycan’ımızın umum milli lideri Merhum Heyder Aliyev’in Bakü- Tiflis-Ceyhan petrol projesinden sonra gerçekleşen Bakü-Tiflis-Erzurum doğal gaz ve Bakü-Tiflis -Kars demiryolu projeleri , İzmir/ Aliağa Petkim petro-kimya yatırımı, devam eden TANAP projesi Azerbaycan’ı insanlığa büyük hizmet eden , büyük ekonomik güce dönüşen bir dünya devletine düzeyine çıkarmıştır.
Türkiye -Azerbaycan ilişkilerinin daha da güçlenmesi, Türk Dünyasının bütünleşme süreci ve bölgesel kalkınma devam edecektir
Azerbaycan'ımız saygın bir devlet olmuştur.Bu süreçlerde İham Aliyev Azerbaycan ve halkı için tarihi bir görev yapmıştır. Bunları görmemezlikten gelmek mümkün değildir. Son olarak Cumhurbaşkanı Aliyev’in Azerbaycan halkını Türk halkı ile Türk dünyası halkları ile kaynaştırmış , bağlarını güçlendirmiştir .
Cumhurbaşkanı Aliyev’in “ Bir Milletin iki Diyasporası olmaz” sözü çok büyük ve önemli sözdür. Sayın Aliyev’in Türk dünyasına açık ve net bakışını göstermektedir. Geniş ve derin tecrübeye dünya vizyonuna sahip Aliyev’in tekrar Cumhurbaşkanı seçilmesi halinde Azerbaycan’ın gelişmesi, güçlenmesi, halkın refahının artması ,başlamış olan dev projelerin tamamlanması, Karabağ sorunun çözümüne yönelik girişimler , Türkiye -Azerbaycan ilişkilerinin daha da güçlenmesi, Türk Dünyasının bütünleşme süreci ve bölgesel kalkınma devam edecektir.
Cumhurbaşkanı Aliyev güçlü liderliğini göstererek Türkiye’nin çıkarlarını korumuştur
İki ülke liderleri arasındaki yakınlık ve iki ülkenin halkları arasındaki kaynaşma, bir Millet olma bilincinin güçlenmesi hepimizi memnun ve mutlu etmektedir.
Afrin Zeytin Budağı harekatı sırasında Cumhurbaşkanı İlham Aliyev’in verdiği destek ile Azerbaycan halkının gösterdiği hemreylik bir Millet olduğumuzun sözünün boş söz olmadığını açıkça göstermektedir.
Cumhurbaşkanı Aliyev’in 3 yıl önce Çekiya’nın paytahtı Prag’da düzenlenen bir toplantıda Ermenistan Cumhurbaşkanın Türkiye aleyhine konuşması üzerine Cumhurbaşkanı Aliyev’in “ burada Türkiye yoksa ben varım “ diyerek Ermenistan Cumhurbaşkanını susturduğu unutulmayacaktır.
Cumhurbaşkanı Aliyev burada da güçlü liderliğini göstererek Türkiye’nin çıkarlarını korumuştur. İki kardeş ülke Türk dünyasının birleşmesi ve bütünleşmesi için çalışmalarını sürdürmelidir.
Türk Konseyi/Keneşi bir askeri ittifak değildir, bu birlik hiç bir ülkeye karşı kurulmamıştır
Ben Bakü’de Büyükelçi olarken Cumhurbaşkanı Aliyev önemli bir fikrini benimle bölüşmüştü. Sayın Aliyev’in fikrine göre Azerbaycan, Türkmenistan ve Kazakistan hem petrol hem gaz bakımından zengin 3 kardeş ülkedir. Özbekistan’da kent tasarufatı (tarım) için geniş topraklar vardır. Türkiye’nin geo-stratejik konumu ve güçlü ekonomisi vardır. Kardeş cumhuriyetlerin bu zenginliklerini birleştirmesi halinde Türk Dünyası Dünyada önemli siyasi ve ekonomik bir güce dönüşecektir. Bu önemli fikrin önümüzdeki yıllarda gerçekleşmesi beklenmektedir.
Özbekistan’ın Türk Konseyi’ne/Keneşi katılma kararı, Türkmenistan’ının bunu takip edecek olması , Kazakistan’ın Latin alfabesine geçme kararı bu fikrin gerçekleşmesi için umutlarımızı güçlendirmektedir.Hep şunu söylüyorum. Türk Konseyi/Keneşi bir askeri ittifak değildir.
Bu birlik hiç bir ülkeye karşı kurulmamıştır. Sadece kardeş ülkelerin ekonomik ve kültürel birliğidir. Bu çerçevede Türkiye ve Azerbaycan Türk dünyası için birlikte çalışmaya devam etmelidir. Hem Cumhurbaşkanı Sayın Recep Erdoğan hem de Cumhurbaşkanı İlahm Aliyev’de bu yönde güçlü irade vardır. İki ülke Karabağ sorunun çözümü için gayretlerini sürdürmeli ve Minsk 3’lüsü üzerinde baskılarını artırmalıdır. İki kardeş ülke’nin sürdürdükleri Avrupa, ABD , RF, Orta Doğu , Arap ve Afrika politikaları hakkında düzenli olarak istişareler yapmalarında ve gerekli kalıcı mekanizmalar kurmalarında yarar bulunmaktadır.