Türkiye-Azerbaycan Parlamentolararası Dostluk Grubu Başkanı, AK Parti Adana Milletvekili Prof. Dr. Necdet Ünüvar, Türkiye ile Azerbaycan’ın daha güçlü olmak için aralarındaki ticareti geliştirmesi gerektiğini söyledi.
Azerbaycan’da yapılacak Cumhurbaşkanlığı seçimini izlemek üzere Bakü’de bulunan Ünüvar, AK Parti İstanbul Milletvekili Nurettin Nebati, AK Parti Iğdır Milletvekili Nurettin Aras, MHP Erzurum Milletvekili Kamil Aydın ve CHP Artvin Milletvekili Uğur Bayraktutan’ın da yer aldığı heyetle birlikte, ülkede faaliyet gösteren Türk vatandaşı iş adamlarıyla bir araya geldi.
Azerbaycan Türkiye İş Adamları Birliği (ATİB), Müstakil Sanayici ve İş Adamları Derneği (MÜSİAD) Bakü Temsilciliği ile Türkiye Azerbaycan İş Adamları ve Sanayicileri Birliğinde (TÜİB) iş adamları ile görüşen Ünüvar, Türkiye ile Azerbaycan’ın et ve tırnak gibi olduğunu ifade etti. Azerbaycan’ın bu yıl 100. bağımsızlık yıl dönümü olduğunu vurgulayan Ünüvar, “Nuri Paşa idaresindeki Kafkas İslam Ordusu’nun Gence ve Bakü’de gösterdiği kahramanlığın 100. yıl dönümü. Bir asır geçmiş, hamdolsun bir asırdır Türkiye ile Azerbaycan et ve tırnak gibi. Kim düşmüşse öbürü gidip elinden tutmuş, kaldırmış ve bunu hiçbir menfaat gütmeden yapmış. Bugün de çok şükür aynı duygularla hareket ediyoruz” dedi.
“ARAMIZDAKİ GÖNÜL KÖPRÜSÜ ÇOK GÜÇLÜ”
Türkiye ile Azerbaycan arasında çok önemli ticari ilişkiler bulunduğunun altını çizen Ünüvar, şöyle devam etti:
“Bugün 2 milyar varile ulaşmış Bakü-Tiflis-Ceyhan Petrol Boru Hattı var. Bakü-Tiflis-Erzurum Doğal Gaz Hattı var. Bakü-Tiflis-Kars Demiryolu Hattı var. Ki insanlığın Londra’dan Pekin’e hiç karaya ayak basmadan demiryolu ile gitme hayalini gerçekleştirdiği çok önemli bir proje. Hem insan hem yük taşımacılığında çok önem arz eden bir proje. 30 Ekim’de Cumhurbaşkanımız Sayın Recep Tayyip Erdoğan ve Azerbaycan Cumhurbaşkanımız Sayın İlham Aliyev ile birlikte açılışını yapmıştık. Bakü’de çıkan doğal gazı Avrupa’nın içlerine taşıyacak TANAP projesi var. Bunların her biri aslında birer ticari köprü. Ancak hiçbir köprü bizim aramızdaki gönül köprüsü kadar güçlü değil.”
Türkiye ile Azerbaycan’ın, her yönden daha güçlü olmak için aralarındaki ticareti geliştirmesi gerektiğine dikkat çeken Ünüvar, “Çünkü dünyada güçlü olanın sözü daha sık çıkıyor. Biz de insanlığa barış getiren bir milletin ahvadıyız. Dolayısıyla biz güçlü olacağız ki barış duygularını daha fazla yansıtabilelim. Mağdurun, mazlumun elinden daha fazla tutabilelim” ifadelerini kullandı.
“TÜRKİYE’NİN GÜCÜ AZERBAYCAN’IN GÜCÜ”
Türkiye’nin Bakü Büyükelçisi Erkan Özoral da Azerbaycan’da bugün itibarı ile yaklaşık 10 bin civarında Türk vatandaşı yaşadığını, bunların 3 binini öğrencilerin, geri kalanını da iş adamları ve ailelerinin oluşturduğunu ifade etti.
Büyükelçilik olarak, Türkiye ile Azerbaycan arasındaki ilişkilerin her seviyede “tek millet, iki devlet” şiarına uygun şekilde gelişmesini sağlamaya çalıştıklarını dile getiren Özoral, “Bu bakımdan bu hedefle gerçekleştirilecek her türlü faaliyete destek olmaya çalışıyoruz. Benim temel arzum 80 milyon Türk vatandaşının her birinin Azerbaycan’ı görmesi. Bizim çok farkında olmadığımız ama karşımızdakilerin çok iyi bildiği bir gerçek var. Türkiye’nin gücü Azerbaycan’ın gücü, Azerbaycan’ın gücü de Türkiye’nin gücü. Bir aradayken her zaman daha güçlü oluyoruz, daha sağlam duruyoruz. Birbirimize daha fazla sahip çıktıkça birbirimize kuvvet veriyoruz. Dolayısıyla karşımızdaki rakipler de bunun farkında. Bizlerle bir bütün olarak uğraşmak yerine iki ülkeyi birbirinden ayrı düşürüp, ayrı olarak her biriyle başa çıkmanın kolay olacağının onlar da farkındalar. Bu nedenle Türkiye ile Azerbaycan arasındaki yakınlaşmayı derinleştirmek lazım” diye konuştu.
Türkiye’de eğitim almış Azerbaycanlıların sayısının 25 yılda 125 bine ulaştığına dikkat çeken Büyükelçi Özoral, “Şu anda Türkiye’deki üniversitelerde okuyan Azerbaycanlı öğrenci sayısı 14 bin 250. Bunlar azımsanacak rakamlar değil. Türkiye Azerbaycan’da çok yakından tanınıyor, çok yakından izleniyor, çok yakından biliniyor. Türkiye’de olan herhangi bir magazin haberini bile Azerbaycan’daki gazetelerde okuyabiliyorsunuz. Türkiye’nin oyuncularıyla, sporcularıyla ilgili Azerbaycan’daki bütün vatandaşlarla konuşabiliyorsunuz. Bu ‘Azerbaycan’ın sevinci sevincimiz, kederi kederimiz’ şiarının bir yansımasıdır. Ayrıca, yakın zaman önce tamamlanan Afrin operasyonu boyunca hemen hemen her gün büyükelçiliğimize gelip başarı dileklerini ve dualarını ileten Azerbaycanlı kardeşlerimizle karşılaştım. Tabii ki bu bizim göğsümüzü kabartıyor, bir yandan da duygulandırıyor. Dolayısıyla biz Azerbaycan’ı vatanın bir parçası olarak görüyoruz. Bütün işadamlarımızın da bu düşüncede olduğunu biliyoruz. Hepimizin amacı Azerbaycan’ın daha ileri gitmesi, daha da güzelleşmesi” dedi.