...

Bakan Arslan: Türk müteahhitlik firmaları Azerbaycan’da 11 milyar dolar değerinde 363 adet proje üstlenmişlerdir (Özel)

Azerbaycan Materials 5 Ekim 2017 18:16 (UTC +04:00)

Trend takip edin

Ulaştırma, Denizcilik ve Haberleşme Bakanı Ahmet Arslan Trend Haber Ajansı Türkiye ve Ortadoğu Masası Yönetmeni Rufiz Hafızoğlu'na başta Bakü-Tiflis-Kars (BTK) demiryolu projesi olmak üzere, SOCAR Fiber ağına ilişkin açıklamalarda bulundu.

Bakan Arslan’ın yaptığı açıklamalar:

BTK üzerinde ciddi bir yük taşımacılığı potansiyeli mevcuttur

Bakü-Tiflis-Kars (BTK) demiryolu projesi Türkiye, Gürcistan, Azerbaycan Devletleri arasındaki ilişkileri daha da kuvvetlendirmek ve ticaretin geliştirilmesine katkıda bulunmak amacı ile; 29 Aralık 2004 tarihinde Gürcistan’ın başkenti Tiflis’te Türkiye-Gürcistan-Azerbaycan Karma Ulaştırma Komisyonu toplantısında kararlaştırılmıştır. Bu proje tamamlandığında ülkemiz ile Gürcistan, Azerbaycan ve Orta Asya Türk Cumhuriyetleri ile Pekin ve Londra arasında kesintisiz demiryolu bağlantısı sağlanmış olacaktır. Bölgedeki demiryolu güzergahı Kars’tan sonra Bakü’ye kadar, Bakü’den sonra hem Kazakistan hem de Türkmenistan üzerinden Orta Asya ve devamında Çin’e gidebilecek şekilde ikiye ayrılmaktadır. Türkmenistan’ı Türkmenbaşı limanı üzerinden Kazakistan’ı da Aktau limanı üzerinden tren ferileri ile Bakü'ye bağlayacaktır.

Bu hat üzerinde ciddi bir yük taşımacılığı potansiyeli mevcuttur. Güney koridorda ve kuzey koridorda deniz de dahil edildiğinde Çin’den AB Ülkelerine (İngiltere, Almanya, Fransa v.b) yük taşıma süresi yaklaşık 45-62 gün sürmektedir. Aynı yük orta koridordan gönderilirse 12-15 gün içerisinde AB ülkelerine ulaşmaktadır. Çin’den AB’ye yılda ortalama 240 milyon ton yük gönderilmektedir. Bu yükün ülkemizden geçen orta koridordan yüzde 10’unun taşınması halinde bile 24 milyon ton ilave yük taşınmış olacaktır. Bu yükün bizim ulusal demiryolu altyapımızdan taşınması diğer koridorlara göre 30 ila 45 gün daha avantaj sağlıyor olması tercih sebebi olacaktır. Hat işletmeye açıldığında; 1 milyon yolcu, 6,5 milyon ton yük taşıma kapasitesine sahip olacaktır. 2034 Yılında ise; 3 milyon yolcu, 17 milyon ton yük taşıma kapasitesine sahip olacaktır.

Lojistikte bölgesel bir üs olmayı hedeflemekteyiz

Sizlerin de malumu olduğu üzere büyük ekonomilerin can damarları olan ulaştırma ve lojistik sektörü Türkiye’nin Gayri Safi Yurtiçi Hasılasında neredeyse yüzde 15’lik bir yer tutmakta olup, 2023 hedeflerimiz içinde oldukça önemli bir yere sahiptir. Bu itibarla, bölgemizdeki dış ticaret ağlarının merkezinde olmamız hususunu da dikkate alarak lojistikte bölgesel bir üs olmayı hedeflemekteyiz. Bu doğrultuda, lojistik maliyetlerin düşürülmesi, ticaretin geliştirilmesi ve rekabet gücünün arttırılması için çalışmaktayız. Zaten dünyadaki ekonomik ve siyasi durum da dikkate alındığında, zenginlik merkezlerinde önemli değişmeler yaşanmakta ve zenginlik merkezlerinde yaşanan kayma nedeniyle doğu ve batı arasındaki ticari ilişkiler çok hızlı bir şekilde artmaktadır. Bu durum, hızla yükselen doğu ekonomileriyle batı arasında, karayolu, demiryolu ve deniz taşımacılığı ile lojistik hizmetlerde artan bir talebi de beraberinde getirmektedir. Bu itibarla, gelecek dönem, bizim coğrafyamızın da içinde bulunduğu bölgelerin dönemi olacaktır. İnanıyoruz ki; Anadolu, Kafkasya, Orta Asya ve hatta Çin'in batısına kadar olan bölge, gelecekte hem taşımacılık hem ticaret hem turizm bakımından çok daha önemli hale gelecek ve çok daha fazla konuşulacaktır.

Keza Bakü-Tiflis Kars Demiryolu hattı bu anlamda değerine değer katacaktır. Tabi BTK Demiryolu hattının tamamlayıcısı olacak Yavuz Sultan Selim Köprüsü, Osmangazi Köprüsü, Avrasya Tüneli, İstanbul Yeni Havalimanı, Kuzey Ege Limanı, Gebze Orhangazi-İzmir Otoyolu, 1915 Çanakkale Köprüsü, yüksek hızlı tren hatları gibi dev projelerimiz de Türkiye’yi uluslararası koridora çevirecek önemli yatırımlardır.

Ancak Anadolu, Kafkasya, Orta Asya ve Çin’den gelecek taşımacılık talebini cevap verebilmemiz için tüm ulaşım modlarını bir araya getirmemiz gerekiyor. Bu noktada da tüm bu yatırımları bir çatı altında birleştiren; lojistik sektörünün ihtiyaç duyduğu bütün hizmetleri verebilmek için lojistik köyleri kurmaya da başladık. Bu kapsamda yapımı planlanan 21 lojistik merkezin 7’si işletmeye açıldı, Kars Lojistik Merkezi ile birlikte toplam 7’sinin de inşa çalışmalarına başlandı. 7 lojistik merkezin ise ihale, proje ve kamulaştırma çalışmaları devam ediyor. İnanıyorum ki demiryolu sektörü başta olmak üzere lojistik sektörüne yaptığımız her türlü yatırım, potansiyeli 2 trilyon doları aşan Doğu-Batı ve Kuzey-Güney mal akışının kavşak noktasında bulunan ülkelerimizi etkin bir lojistik üs haline getirecektir. “Orta Koridor” olarak adlandırılan Çin’den başlayarak Orta Asya ve Hazar bölgesini ülkelerimiz üzerinden Avrupa’ya bağlayacak hattı, geleceğin ticaret hattı haline getirecektir.

SOCAR Fiber ağı 2023 hedeflerimizin arasında yer alan Türkiye’nin planına a tam olarak uyan bir proje

Trans Anadolu Doğal Gaz Boru Hattı Projesi ile Azerbaycan’ın Hazar Denizi’ndeki Şah Deniz 2 Gaz Sahası ve Hazar Denizi’nin güneyindeki diğer sahalarda üretilen doğal gazı öncelikl olarak Türkiye’ye ve ardından da Avrupa’ya taşıması açısından büyük öneme sahip. Bu altyapının kurulması esnasında, doğalgaz boru hatlarıyla birlikte kurulan fiberoptik kablo altyapısının kurulmasına da Türkiye olarak büyük önem atfediyoruz. Keza SOCAR Fiber ağının, Türkiye’nin doğusundan başlatıp Ardahan, Kars, Erzurum, Erzincan, Bayburt, Gümüşhane, Giresun, Sivas, Yozgat, Kırşehir, Kırıkkale, Ankara, Eskişehir, Bilecik, Kütahya, Bursa, Balıkesir, Çanakkale, Tekirdağ ve Edirne olmak üzere 20 ilden geçmesi Türkiye’yi bu ağın en önemli praçası haline getirmekte. Yani Bakanlık olarak 2023 hedeflerimizin arasında yer alan Türkiye’nin uluslararası hub niteliğine sahip bir fiber düğüm noktası olma planımıza tam olarak uyan bir proje.

Ayrıca, bu fiber hattı ülkemizde halihazırda mevcut fiber güzergahlarına da alternatif oluşturacak bir altyapı sunacağından, altyapı sağlayıcısı işletmecilerinden fiber kiralama hizmeti alacak şirket, kurum, kuruluşlara da bir seçenek sunmuş olacaktır. Bu durum da gerek ülkemizin ve gerekse bölge ülkelerinin bilgi ve iletişim altyapısına olumlu katkı sağlayacaktır.

Türk müteahhitlik firmaları Azerbaycan’da yaklaşık 11 milyar dolar değerinde 363 adet proje üstlenmişlerdir

Azerbaycan ile Türkiye'nin kardeş ülkeler olduğunu, iki ülkenin kader birliğini tüm dünya biliyor. Bizim aramızda sarsılmaz bağlar vardır. Biz tarih boyu hep aynı masalları dinledik, aynı manilerle büyüdük, ayni müzikle, aynı ritimlerle duygulandık, aynı oyunları oynayıp, eğlendik. Türkiye ile Azerbaycan arasındaki ilişkiler de belki dünyada başka iki ülke arasında olamayacak şekilde ticarî kaygılardan ziyade birinci derecede kardeşlik duygusu ile şekillenmektedir.

Keza Türkiye, bağımsızlığa kavuştuğu ilk günden itibaren Azerbaycan’ın dünya ile bütünleşmesine yardımcı olmak amacıyla siyasi, ekonomik ve diğer konularda ilişkilerin geliştirilmesine büyük önem vermiştir. Sahip olduğu tüm tecrübesini aktarmaya ve paylaşmaya çaba göstermiştir. Ekonomik ve ticari ilişkilerin geliştirilmesi konusunda pek çok ikili anlaşmalar imzalanmıştır. Kültürel yönden benzer özellikler taşımamız nedeniyle dışa açılmak isteyen işadamlarımız ve yatırımcılarımız için Azerbaycan cazip bir pazar oluşturmuştur. Ekonomik ve ticari ilişkiler kapsamında her iki ülke arasındaki dış ticaret hacmi genişlerken, diğer taraftan Türk firmaları Azerbaycan’da doğrudan ticari ve sınai faaliyetlere başlamışlardır. Azerbaycan ekonomisinde aktif olarak yer alan Türk müteşebbisleri, telekomünikasyon, bankacılık ve sigortacılık, finansal kiralama, inşaat- taahhüt, basın-yayın, eğitim, sağlık, ulaştırma, otomotiv, imalat sanayi, petrol gibi hemen her konuda faaliyet göstermektedirler Türk müteahhitlik firmaları Azerbaycan’da şimdiye kadar yaklaşık 11 milyar dolar değerinde 363 adet proje üstlenmişlerdir.

Ancak inanıyorum ki ülkelerimiz arasındaki ilişkiler önümüzdeki dönemde daha da hızla gelişecektir. Özellikle Kars-Tiflis-Bakü demiryolunun hizmete girmesi, Kars Lojistik Merkezi’nde Azerbaycan tarafından bazı lojistik yatırımlarının yapılacağının ilan edilmesi,

Kars-Iğdır-Nahcivan demiryolu projelerinin hazırlanması, Kars ve Iğdır’ın Nahcivan ile sınır ticareti yapma yetkisinin bulunması, sınır ötesi işbirliği programlarının planlanması, ortak enerji projelerinin devam etmesi, Serhat bölgesindeki sanayi yapısının Azerbaycan-Nahcivan’ın

ihtiyacını karşılayabilecek şekilde gelişmesi ve desteklenmesi bu ilişkilerin seyrine ilişkin fikir vermektedir

Bu nedenledir ki ülkelerimiz arasındaki sadece ulaştırma alanında değil sanayi ve inşaat alanlarında önemli işbirlikleri bizleri bekliyor. İki ülke arasındaki bölgesel işbirliğini artırmak için birçok proje çalışmamız bulunuyor. Keza bölgelerimizi birleştirebilecek her türlü Yüksek Hızlı Tren, Hızlı Tren, Lojistik Merkez, Havalimanları ve Bölünmüş Yol projelerimiz iki ülkenin kaderini de birleştirecek şekilde planlanmakta, Türkiye’nin 2023 hedefleri doğrultusunda Azerbaycan ile olan ilişkileri artırmak büyük önem taşımaktadır.

Etiketler:
Son Haberler

Son Haberler