İbrahim Caferi, Suudi Gazetelerden Okkaz’a verdiği röportajda, Irak’ta silahlı milislerin bulunmadığını vurgulayarak, Haşdi Şabi’nin seçimlere katılmaya hakkı olduğunu, çünkü onların silahlı kuvvetlerin bir parçası olarak Irak anayasasına göre bu hakka sahip olduğunu belirtti.
Tesnim Haber Ajansı - IŞİD’in yenilgisi ve Irak’ın IŞİD’e karşı zaferini ilan etmesi, bu ülkedeki krizde bir dönüm noktası sayılmaktadır. Bu nedenle Irak hükümetinin Haşdi Şabi ve diğer askeri gruplar, Kürdistan’da yaşanan gelişmeler, IŞİD’den sonraki durum ve aynı zamanda bölünme meselesi gibi konular karşısındaki tutumunu bilmek önemlidir.
Konuyla ilgili olarak Suudi Arabistan’ın Okkaz Gazetesi, Irak Dışişleri Bakanı İbrahim Caferi ile bir röportaj gerçekleştirmiştir.
Bu röportajda değinilen konulardan bazıları şunlardır: IŞİD’in yenilgiye uğraması ve Kürdistan’ın ayrılması planının başarısız olması, Irak’ın bölünmesi endişelerini azalttı mı?
‘Kuşkusuz, bölünme meselesi çok önemli bir sorun sayılmaktaydı ve bu konu Irak’ın omuzunda ağır bir yüktü ve hem Irak halkını hem de Kürdistan bölgesine komşu ülkeleri endişelendirmişti. Çünkü federalleşme ve ayrılma planı çok hızlı bir şekilde diğer ülkelere de yayılacaktı.
Biz bölünme endişelerinin tamamen ortadan kalktığını söylemiyoruz ama şu an büyük ölçüde Irak’ta bu konuya dair bir endişe olmadığından eminiz.’
Bazı Irklılar, milislerin yabancı taraflarca desteklenmesi gibi, Irak’ın siyasi güçlerinin sürekli olarak kendilerine bağlı askeri kuvvetleri desteklemesi nedeniyle, IŞİD’den sonraki aşamanın dini ve mezhebi açıdan bölünmeyi derinleştireceğine ve bu dönemin çok zor olacağına inanıyor ve bu durumun devam etmesinin siyasi gerginlikleri arttıracağını düşünüyorlar. Sizin bu konudaki görüşünüz nedir?
İlk olarak şunu belirtmeliyiz ki, Irak’ta milislik bir durum yok ve milis ve direniş kavramları arasında fark var. Irak gibi bir ülke teröristlerin işgali altında kaldığında direniş gösterir. Bu nedenle Irak’ta milisler yok ve Haşdi Şabi gibi gruplar, milletvekilleri ve parlamentonun onayıyla Irak’ta faaliyet göstermektedir ve terörizmle savaşta yaşanan gelişmeler, Haşdi Şabi’nin menfaat gözetmeksizin fedakarlıkta bulunduğunu göstermiştir.’
Bu gruplar siyasi hareket değil, askeri gruplardır, sizin bu konudaki düşünceleriniz nelerdir?
Şu an Irak’taki bütün askeri güçler, Başbakan ve Başkomutanın gözetimi altındadır ama askeri gruplar arasında Haşdi Şabi; iç, bölgesel ve uluslararası alanda ve basında daha çok yankı bulmuştur. Sanki bu grubun nüfuzundan ve onun Tahran’la olan irtibatından bir korku duyulmaktadır. Öyle ki, Fransa Cumhurbaşkanı Macron geçtiğimiz günlerde Haşdi Şabi’yi eleştirmiştir.’
Ama burada gündeme gelen soru şu, Haşdi Şabi’nin özellikle IŞİD’in ortaya çıkmasıyla eş zamanla olarak kurulduğu yönündeki gerekçelerle birlikte, bu terör örgütünün yenilmesinin ardından Haşdi Şabi’nin durumu ne olacaktır?
‘IŞİD’in bazı unsurları düne kadar hala Irak’ın bazı şehirlerinde bulunuyorlardı. Diğer taraftan, dünyada özel bir güvenlik durumu bulunan her ülke kuvvetlerini arttırır ve başka bir ordu kurar. Irak’ın şehirleri ardı ardına çöküyordu, ne yapmalıydık? IŞİD, El-Anbar, Selahaddin ve Musul eyaletlerine hâkim olmuştu ve neredeyse bütün şehirler çökmüştü. Irak merciyyeti ülkeyi savunmak için cihad-i kifayi hükmü verdi ve herkes gönüllü oldu ve şimdi Irak büyük bir zafere imza attı.’
IŞİD’in yenilgisinin ardından Haşdi Şabi’nin durumu ne olacak, acaba kalacak ve seçimlere katılacak mı?
‘Haşdi Şabi için de Irak kanunları geçerli olacaktır. Eğer seçimlere katılmaya hakları varsa, katılacak ama yoksa katılmayacaklardır. Ama Irak anayasası silahlı kuvvetlerin seçimlere katılmasını yasaklamamıştır.’
Irak Dışişleri Bakanı röportajında ayrıca, Irak’ın federal ve demokratik planı uygulamada yüzde yüz başarılı olmadığını ama Irak hükümetinin ademi merkeziyetinden vazgeçme esasına dayalı olarak eyaletlere daha fazla yetki verme doğrultusunda adım attığını söyledi.
İbrahim Caferi ayrıca, Irak kuruluşlarından meritokrasiyi öncelikleri karar kılmalarını ve bu ülkedeki mezhebi, dini ve etnik çeşitlikleri kabul etmelerini istedi.