...

Yasin Aktay: Hedef Türkiye’ydi

Yorum Materials 1 Kasım 2018 09:07 (UTC +04:00)
AK Parti Genel Başkan Danışmanı Prof. Dr. Yasin Aktay, Cemal Kaşıkçı olayı hakkında SABAH'a açıklamalarda bulundu
Yasin Aktay: Hedef Türkiye’ydi

Trend takip edin

Damla Kaya / Sabah

AK Parti Genel Başkan Danışmanı Prof. Dr. Yasin Aktay, Cemal Kaşıkçı olayı hakkında SABAH'a açıklamalarda bulundu. Prof. Dr. Aktay, cinayet açığa çıkartılmasaydı Kaşıkçı cinayeti sonrası Türkiye'ye yönelik yeni bir 'operasyon' sürecinin başlatılabileceğini belirterek, Başkonsolosluktaki delillerin karartılmasının suça iştirakin kanıtı olduğunu kaydetti. Akta cinayetin neden Türkiye'de işlendiğini, asıl hedefin ne olduğunu ve son gelişmeleri SABAH'a anlattı.

Size hiç tehdit edildiğinden ya da öldürülme korkusu yaşadığından söz etmiş miydi?
En son hem Suudi Arabistan'ın hem de Mısır'ın muhalif vatandaşlarına dönük kaçırma olaylarından, ülkelerin baskılarından bahsetmişti. Bunu kendisi için değil, bütün Suudi vatandaşlarına yönelik bir kaygı olarak ifade etmişti. Türkiye, İngiltere ve Amerika'da bulunuyordu. Böyle bir şeyin gelebileceğine dair bir endişesini bana anlatmadı.

Cemal Kaşıkçı'nın hangi özellikleri kimleri kızdırdı sizce?
Cemal Kaşıkçı, birilerini sözleriyle kızdırmıştı. Arkaik zihniyetteki insanlar en ufak bir ters sözü kabullenemezler! Kaşıkçı'dan da intikam alma yoluna gittiler. Ama olayın ortaya çıkan boyutları itibariyle çok daha kapsamlı bir operasyon var. Bunun bir intikamdan ibaret kalmadığı, Türkiye'ye karşı düzenlenmek istenen bir operasyonun aracı haline getirilmek istendiği çok açık.

Türkiye'de böyle bir cinayetin işlenmesi neyin göstergesi?
Türkiye hedef seçildi. Eğer yok edip, hiçbir iz bırakmak istemeseler belki de Kaşıkçı hedef alınmış diyebilirdik. Kullanılan dublörün Sultanahmet'e gitmesi ve tuvalette kıyafetlerini değiştirerek bir mizansen oluşturulması, bu işin planlı yapıldığını gösteriyor. Teknik ve detaylı hazırlıkları üç-dört gün içinde yapılmış ama önceden niyetlenilmiş bir plan. Belli ki Suudiler, böyle bir fırsat ele geçmişken kaçırmak istememişler. Ortaya çıkacağını hesaplayamadılar.

Cinayet ortaya çıkarılmasaydı neler olabilirdi?
Sonuçları açısından uluslararası boyutları olan bir darbe teşebbüsüne dönüşebilecek bir komplo. Suudilerin operasyonu başarılı olsaydı, neler olduğunu belki de Suudi Arabistan bizden talep edecekti. Katilleri; dünyaca ünlü gazetelere "Saygındı, sever ve değer verirdik!" diyerek Kaşıkçı'ya ne olduğunu bize soracaklardı. Biz ise savunma durumunda olacaktık. Dünya medyasında Türkiye'nin ne kadar güvenilmez bir ülke olduğunu göstermeye çalışacaklardı. Belki de resmi bir karar alıp kendi vatandaşlarını Türkiye'den tahliye etme yoluna gidebilirlerdi. Bunun ötesine geçip Amerika üzerinden bir takım yaptırımları bile hesaplamış olabilirler.

Kaşıkçı'nın bekâr olduğuna dair belgeyi alabilmek için daha önce de Amerika'daki Suudi Konsolosluğu'na gittiğinden söz edilmişti...
Dokuz ay önce de Amerika'daki Suudi elçiliğinden bu belgeyi almış. O zaman bir problem çıkmamış.
Belgenin altı ay geçerliliği var. Türkiye'de evlilik yapmak isteyen birinin bu belgeyi alacağı yer de Türkiye'deki Başkonsolosluk.

'İLK GİDİŞİNDE SUUDİLER TELAŞLANDI'
"Kaşıkçı'nın ortak dostlarımıza anlattıklarından bildiğim kadarıyla ilk başkonsolosluğa gittiğinde (28 Eylül) kaygılı olduğunu belli etmemeye çalışmış. Ama başkonsolosluk içinde bir telaş oluşmuş. Bu işin planlamasının nasıl yapıldığı noktasında önemli bir veri sağlıyor. Suudi Başkonsolosluğu'na geleceğini beklemedikleri için "Kaşıkçı nasıl geldi?" diye kendi aralarında kısık sesle konuşmuşlar. Sonra "Hoş geldin" diyerek sıcak davranmaya başlamışlar."

'CEMAL KAŞIKÇI'YI BILEREK OYALADILAR'
"Bizim ?konsolosluklarımızdan vatandaşlarımız böyle bir belgeyi talep ettiğinde e-devlet içerisinde beş dakikada bu belgeyi çıkarabiliyoruz. Bir ihtimal e-devlet sistemi gibi bir sistem Suudi Arabistan'da yoksa hazırlayamamış olabilirler ama Suudi Arabistan'ın para problemi olmadığına göre onlarda da bu e-sistem var. Kaşıkçı'nın böyle bir talepte bulunduğunu ve üst makamların "Biraz oyalayın, vermeyin, başka bir güne randevu verelim" dediklerini çıkarabiliriz. Böylece gereken operasyon için zaman kazanacaklardı."

Etiketler:
Son Haberler

Son Haberler