...

Erdoğan, Soçi zirvesini değerlendirdi: Suriye’de kalıcı çözüm vakti

Politika Materials 1 Ekim 2021 13:43 (UTC +04:00)
Erdoğan, Soçi zirvesini değerlendirdi: Suriye’de kalıcı çözüm vakti

Trend takip edin

Cumhurbaşkanı Erdoğan, önceki gün Soçi’de görüştüğü Putin ile İdlib başta olmak üzere Suriye konusunu detaylarıyla ele aldıklarını belirtti. Erdoğan, “Artık bu meseleye kalıcı bir çözüm bulma vakti geldiğini konuştuk” ifadelerini kullandı. Erdoğan, ABD ile F-35 krizine ilişkin olarak “1 milyar 400 milyon dolar ödeme yaptık. Bu ne olacak? Bu paraları kolay kolay kazanmadık, kazanmıyoruz. Ya uçaklarımızı verecekler ya da parayı verecekler” dedi.

ANKARA Milliyet - Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin ile İdlib başta olmak üzere Suriye konusunu konuştuklarını, kalıcı çözüm için atılabilecek adımların üstünde durduklarını söyledi. Erdoğan, ayrıca ABD’ye de F-35 programı ile ilgili, “Ya uçaklarımızı verecekler ya da parayı verecekler” resti çekti.

Erdoğan, günübirlik Rusya ziyareti dönüşünde uçakta beraberindeki gazetecilere değerlendirmelerde bulundu, sorularını yanıtladı. Çalışma ziyaretinin verimli geçtiğini ifade eden Erdoğan, Putin ile yaptığı ikili görüşmede, iki ülke ilişkilerini ve bölgesel konuları ayrıntılı ele aldıklarını söyledi. İki ülkenin ticari hacmini 100 milyar dolar seviyesine ulaştırmak için atılacak adımlara odaklandıklarını kaydeden Erdoğan, “Stratejik bir iş birliği alanı olarak gördüğümüz enerji sahasında da mevcut iş birliğini ilerletme hususunda mutabık kaldık” dedi. Görüşmenin odak noktasını bölgesel konuların oluşturduğunu, Suriye, Karabağ, Libya ve Afganistan’daki gelişmeleri etraflıca değerlendirme imkanı bulduklarını kaydeden Erdoğan, özetle şunları söyledi:

BİRLİKTE ADIM GEREKLİ: Özellikle İdlib başta olmak üzere Suriye ile ilgili konuları ayrıntılı şekilde ele aldık. Yıllardır süren Suriye krizi ülkelerimiz başta olmak üzere tüm bölgeye ağır maliyetler getirdi. İnsani dramlar yanında sürecin ekonomik yükü hepimiz için katlanılmaz boyutlara ulaştı... Ayrıntıların ötesine geçip bu meseleye kalıcı, nihai ve sürdürülebilir bir çözüm bulma vaktinin geldiğini konuştuk. Birlikte atacağımız adımların gerekliliği üzerinde durduk. Sayın Putin’le görüşmemizde, bu yöndeki her türlü gerçekçi ve adil adıma açık olduğumuzu özellikle belirttik.

BÜTÜN KONULARDA BİRLİKTELİK: Birçok aktörün sahada olduğu ve çetrefilli yönleri bulunan bölgesel konularda zaman zaman bazı fikir ayrılıkları da olmuyor değil. Ama bu ikili görüşmemizde hemen hemen bütün konularda bir birlikteliğin olduğunu gördük. Toplantımızı bu şekilde tamamlarken, Sayın Putin’den kısa zamanda bir iadei ziyaret istedim. Kendisi de olumlu yaklaştı.

MUTABAKATIMIZI KOYDUK: Türkiye olarak Suriye’de Rusya’yla birlikte kararlaştırdığımız her hususa bağlılığımızı sürdürüyoruz. Buralardan herhangi bir geri adım atmak söz konusu değil. Ama tabi aynı yaklaşımı muhataplarımızdan da bekliyoruz. Terör örgütü PKK/YPG’nin bu bölgelerdeki varlığının sonlandırılmasıyla ilgili, daha önce varılan mutabakatların gereği yapılmalıdır... Müşterek çalışmayla bunları çözmenin gayreti içerisinde olalım dedik ve bu konuda da mutabakatımızı ortaya koyduk... Benim özellikle üzerinde durduğum bir diğer konu da PKK/YPG’nin Moskova’da olmasıydı. Bunu kendilerine hatırlattım. ‘Terörle mücadele konusuyla ilgili dayanışmamızı daha da artırmamız gerekir’ dedik

‘UZAY YOLU’ HARİTASI: Gündemimizi ağırlıklı olarak Türkiye-Rusya ilişkilerini daha da geliştireceğimiz hususlar, savunma sanayiinden siyasi ve askeri konulara kadar atabileceğimiz ortak adımlar ve beraber yapabileceğimiz yatırımlar oluşturdu. Sayın Putin çok açık ve net yapabileceğimiz yatırımları gündeme getirdi. Sayın Putin, uzayla ilgili Türkiye ile beraber çalışmaya var. Uzayla ilgili atılabilecek adımlarla ilgili de heyetlerimizi çalıştıracağız. Bunun zamanlamasını, yol haritasını belirleyeceğiz. Yani uzay çalışmalarında da çok daha ileri boyutta bir teklif var. Bir tane karada, bir tane denizde platform oluşturmak suretiyle, buradan uzaya roket fırlatma çalışmalarını beraber yapabileceğimizin teklifini sağ olsun yaptılar.

UÇAK MOTORU ÜRETİMİ: S-400 konusunda bizim sürecimiz devam ediyor. Geri adım atmak gibi bir şey söz konusu değil. Bunları da etraflıca konuştuk ve daha ileri boyutlara nasıl taşıyacağımızı görüştük. Hatta uçak motorları yapımında ne gibi adımlar atacağız, savaş uçaklarıyla ilgili ne gibi adımlar atacağız; bunları da etraflıca konuşma imkanımız oldu. Uçak motorları konusunda da aynı adımı atacağız. Gemi inşasında da yine beraber birçok adım atabiliriz denizaltılara varıncaya kadar, burada da yine Rusya ile müşterek adımlarımız inşallah olacaktır. (Denizaltı alternatifi): Almanya işi biraz gevşekten alıyor. Almanya eğer bu işte bize verdiği sözü yerine getirmezse yapacağımız iş, alternatifleri bulmaktır. Alternatifler tükenmez.

‘Hayra alamet bazı adımlar atılıyor’

(Biden ile görüşme) Nasip olursa Roma’da görüşeceğiz. Oradan da inşallah Glasgow’a gideceğiz. Glasgow’da da büyük ihtimalle görüşeceğiz. Demek ki hayra alamet bazı adımlar atılıyor.

MCGURK’E TEPKİ: (ABD’nin Orta Doğu ve Kuzey Afrika Koordinatörü) Bu aslında teröre destek veren bir isimdir. Bu adam PKK/YPG/PYD’nin adeta yönetmeni durumundadır. Tabii benim bu ifadem birilerini ciddi manada rahatsız edecektir, ama terör örgütleri ile el ele, kol kola oralarda dolaşan adamdır bu. Benim teröristlerle mücadele verdiğim bir bölgede bunun onlarla kol kola dolaşması beni ciddi manada rahatsız etmektedir. Şu anda da onun bu terör örgütleriyle iç içe olması, beraber olması, konumunu zaten ifade etmektedir. Er veya geç Amerika buradan çıkmalı ve burası Suriye halkına bırakılmalı.

YA UÇAK YA PARA: Aramızdaki askeri siyasi, ekonomik, ticari tüm ilişkileri ele alacağız. Mesela F-35 sorunu ne olacak? Bir milyar 400 milyon dolar ödeme yapmışız. Bu ne olacak? Bunların akıbetini görmemiz lazım. Biz elimizde bol para var da bunları etrafa saçan bir ülke değiliz. Bu paraları da kolay kolay kazanmadık, kazanmıyoruz. Ya uçaklarımızı verecekler ya da parayı verecekler.

‘Taliban’a kapımız açık’

Taliban’ın bizle uyumlu bir çalışma içerisine girmesi halinde bizim Taliban’la görüşmemek gibi bir ön yargımız yoktur. Çünkü Afganistan halkı bizim yüz yıllara dayanan geçmişimiz olan bir halktır. Yönetimle de uyum olması halinde biz her türlü görüşmeyi yapabiliriz. Buna da kapımız açıktır. (Kabil Havalimanının işletilmesi) Şu an itibarıyla yokuz, ama ileride olabilir.

‘Başkanlık sistemiyle yola devam’

(Parlamenter sisteme dönüş) Asla böyle bir şey söz konusu değil. Başkanlık sistemini getiren bir iktidar kalkıp da muhalefetin kuyruğuna takılır mı? Böyle bir şey asla olamaz. Biz başkanlık sistemini getirdik ve bu yeni sistemden de memnunuz. Başkanlık sistemiyle inşallah yolumuza devam edeceğiz. Başkanlık sistemiyle aldığımız mesafe de ortadadır. Bizi yıllarca geride bırakmış olan eski vesayetçi sistemi tekrar denemenin anlamı yok. Eski sistem demek, yamalı bohça demektir, sürekli koalisyon hükümetlerinin olması demektir, kesinlikle sağlıklı bir yönetim biçiminin olmayışı demektir. Olay bu kadar basittir.

ANAYASA ÇALIŞMASI: Bizim anayasa ile ilgili çalışmamız bitme noktasına geldi. Bu arada yaşadığımız afetler sebebiyle bir kesintiye uğradı. Tekrar bir araya gelip, çalışmamızı süratle bitireceğiz. Siyasi Partiler Kanunu ile ilgili çalışmada da Genel Başkan Yardımcım Hayati Bey, MHP’deki muhatabıyla yaptıkları çalışmayı belirli bir noktaya getirdiler. Devlet Bey ile de bir araya gelip üzerinden geçme imkanımız olabilir.

‘Fahiş fiyata bazı cezai müeyyideler gelecek’

Şu anda zincir market dediğimiz bu güçlü marketler bu işin ağırlığını oluşturuyor. Bunların bir de alt yapıları var. Bu alt yapılar da ciddi manada bu işin beslemesi oluyor. Şu anda bazı marketlerle ilgili bir denetim süreci olacak. Bazı cezai müeyyideler gelecek. Biz kendilerinden hassasiyet bekliyoruz. Ticaret Bakanlığımız da denetimlerini sıklaştırarak sürdürüyor. Tarladan manava ve markete kadar bu süreci çok daha ciddi bir şekilde denetleyeceğiz.

Etiketler:
Son Haberler

Son Haberler