...

Çin'in Şeffaflık Yoksunluğu Antisinopati Yaratıyor

Politika Materials 23 Eylül 2020 08:54 (UTC +04:00)

Trend takip edin

M.Fatih Öztosun

Son yedi yılda Kuşak ve Yol Girişimi’nin hızla hayata geçirilmesine paralel olarak, özellikle Çin’in Afrika’daki yatırımlarına yönelik “Borç Tuzağı” tezlerinin olgunlaşmasıyla birlikte Çin’in Kuşak ve Yol yatırımlarına karşı uluslararası toplumda yeni bir “Çin şüpheciliği” akımı kök salmaya başladı. Daha sonra KOVİD-19 süreci ile birlikte, Çin’in virüs konusunda uluslararası toplumu kasten geç haberdar ettiği ve yerel vaka verilerini çarpıttığı ithamları nedeniyle kendisine yönelik şüpheler daha da derinleşmeye ve zemin kazanmaya başladı. En nihayetinde bütün bunlara ilaveten Dünya Sağlık Örgütü’nün çok bariz bir biçimde algılanan Çin yanlısı açıklamaları ve pandemi hakkında Çin’le bağlantılı dezenfermasyon girişimleri nedeniyle Çin’e karşı bu yeni şüphecilik algısı daha da katlanmaya devam etti.

Kuşak ve Yol stratejisi kapsamında yapılan önemli demiryolu, karayolu, stratejik liman gibi yatırımlara ve bunlara uluslararası ilgiye rağmen, Pekin’in şüpheli stratejik yaklaşımına yönelik eleştiriler son yıllarda daha da arttı. Pakistan, Myanmar ve Malezya'daki demiryolu gibi bazı projelerin yüksek profilli iptalleri, bu ülkelerin önemli projelerin inşaat maliyetlerini ödeyemeyeceği ve Pekin’e on yıllarca sürebilecek muazzam bir borçlanma sürecine gireceği endişelerinden kaynaklanıyordu. Amerika Birleşik Devletleri ve diğer Batı ülkeleri, Pekin'den gelen bu "borç diplomasisi"nin Çin'in dünya üzerindeki etkisini güçlendireceği ve demokratik hükümetleri engelleyeceği konusunda potansiyel Kuşak ve Yol ortaklarını uyardı. Bu konuda özellikle Amerika Birleşik Devletleri Dışişleri Bakanı Mike Pompeo, Huavey’in 5G projesini hedef alarak, Çin’in “Dijital İpek Yolu” stratejisi kapsamındaki bilişim teknolojisi yatırımlarına karşı müttefiklerini uyarmak için AB ülkelerine yeni ziyaretler gerçekleştirdi.

Atlantic Council’ın Küresel İşletme ve Ekonomi Programı direktörü Bart Oosterveld’e göre Çin, borç diplomasisi meselelerini anlamıyor veya bundan endişelenmiyor. Oosterveld, Pekin’in Kuşak ve Yol projelerinin ortak ülkelerdeki küresel ticaret ve kalkınma için sağladığı faydaları alenen övse de, projeleri (ağırlıklı olarak Çinli) yatırımcılar için para kazanması gereken altyapı yatırımları olarak gördüğünü düşünüyor. Askeri açıdan şüpheciliği besleyen konulara bakıldığında ise, Vaşington, Çin'in Asya ve Avrupa'da stratejik altyapı yatırımları yapmasını ve hatta Yunanistan'daki Pire ve Pakistan'daki Gvadar gibi stratejik limanlara sahip olacağı yeni anlaşmalarla ilgili endişelerini dile getirdi. Avrupalı ortaklarını, transatlantik birliği zayıflatacağından ve Çin'in limanlar ve karayolu ağları gibi Avrupa savunması için kritik altyapıya erişmesi endişesiyle girişime katılmaktan vazgeçirmeye çalıştı. Atlantic Council Kıdemli Üyesi Robert Dohner'a göre, Kuşak ve Yol’un başarısı ve ABD için ortaya koyduğu zorluklar, yalnızca Çin'in getirdiği kaynakların miktarına değil, aynı zamanda Çin'in karşılaşacağı kaçınılmaz eleştirilere yanıt verme ve Kuşak ve Yol’u uluslararası ve çok taraflı yatırım kredilerinin gelişmiş standartları ve koşulları ile daha şeffaf ve tutarlı hale getirme konusunda ne kadar becerikli olduğuna da bağlıdır. Uluslararası ilgili ortamlardaki bu yeni Çin şüpheciliği, Çin'in Kuşak ve Yol kapsamındaki stratejik yatırımlarına ve “Maske Diplomasisi” ile gerçekleştirdiği “Sağlık İpek Yolu” girişimlerine gölge düşürmeye devam etmektedir.

Çin şüpheciliği, Uygur özerk bölgesindeki gizli toplama kamplarından sonra KOVİD-19 salgını ile birlikte, Çin’in yerel pandemi verilerini çarpıttığı gerekçesiyle yeniden uluslararası toplumun gündemine geldi. Bazı uzmanlar Çin'in Coronavirus verilerinin şüpheyle incelenmesi gerektiğini ifade ettiler. Yerel düzeyde “ulusal sağlık kodu sistemi” uygulamasıyla alınan tüm tedbirlere rağmen birçok Çinli, şüpheci yaklaşımını sürdürdü. Vuhanlı bir blog yazarı, “Bir zamanlar partiye bu kadar sadık olan emekliler kuşağı bile bu saçmalığa inanmıyor. Çin şu anda sıfır vakaya sahip olduğunu Batı'ya kanıtlamaya çalışıyor. Ama bu bir slogandan başka bir şey değil.” dedi. ABD merkezli Çinli blog yazarı ve biyokimyacı Fang Couzı (Fang Zhouzi/方舟子) ise Pekin'den gelen resmi verileri ağır bir şekilde eleştirdi. Twitter'da yaptığı eleştirisinde “ekonomi adına istatistikler konusunda yalan söyleyen yerel yetkililere kimsenin inanmaması gerektiğini” söyledi.

Çinghua (Tsinghua/清华) Üniversitesi profesörü Şü Cangrun (Xu Zhangrun/许章润) ise, üniversite tarafından rütbesinin düşürülmesine ve öğretim, yazım ve yayıncılıktan men edilmesine neden olan “Öfkeli Halk Artık Korkmuyor” başlıklı makalesinde ÇKP ve Şi Cinping yönetimini dijital otoriterlikleri nedeniyle çok sert bir üslupla eleştirmişti. Profesör Şü makalesinde, ülkenin ve vatandaşlarının “büyük veri totalitarizmi (大 数据极权主义)” ve onun “WeChat Terörizmi (微信恐怖主义)” tarafından yönetildiğini vurguladı ve şu ifadelere yer verdi: “Salgın karşısında, Hubey vilayeti genelinde ve Ciangşia şehrinde hastaneye kaldırılmamış ve tıbbi tedavi arayacak yeri olmayan sayısız hasta ve feryat edenler var. Yani kaç kişinin öldüğü hala bilinmiyor. Toplumun ve insanların dışlanması, tüm bilgi kaynaklarının kesilmesi ve sadece parti medyasından propaganda yapılmasına izin verilmesi, eğer gerçekten bir devse, bu ülkeyi sonsuza kadar sakat bir dev olarak bırakacaktır.”

ABD’de 2020 yılı başkanlık seçimi sürecinde yeniden aday Trump’ın sıklıkla “Çin Virüsü” ifadesini kullanmasıyla küresel düzeyde artık makro bir zemin bulan Çin şüpheciliğinin uluslararası toplumda gerçek bir “sinofobi”ye dönüşmemesi için Çin’in şeffaflık yoksunluğunu kesinlikle terk etmesi ve kendisine yönelik tüm yapıcı stratejik eleştirilere saygı duymasını öğrenmesi gerekmektedir. Aksi takdirde Çin Virüsü ifadesi ile başlayan bu yeni Çin şüpheciliği süreci öncelikle yurtdışında bulunan Çin vatandaşlarına karşı “sinopati” den “antisinopati”ye evrilerek ekonomiden kültür ve sanat alanlarına kadar dalga dalga tüm alanlara yayılıp üst düzey diplomatik ilişkilere varana kadar olumsuz etkisini hızla gösterecektir.

Yazar: Mehmet Fatih Öztosun, Çin Uzmanı

Not: Çin veya Çin vatandaşlarına yönelik bireysel veya kurumsal ilgi, övgü ve sevgiyi tanımlayan "sinopati" ve Çin veya Çin vatandaşlarına yönelik bireysel veya kurumsal ihmal, yergi ve nefreti tanımlayan "antisinopati" terimleri uluslararası politika ile ilgili siyasi duygular için yeni bir sınıflandırma aracı olarak uluslarası Çin çalışmaları literatürüne katkı sağlamak amacıyla yazar tarafından ilk kez bu makalede kullanılmıştır.

Kaynaklar:

[1] David A. Wemer: “Skepticism casts a shadow over China’s Belt and Road Summit”, Atlantic Council, April 25, 2019, https://www.atlanticcouncil.org/blogs/new-atlanticist/skepticism-casts-a-shadow-over-china-s-belt-and-road-summit/

2 许章润:《愤怒的人民已不再恐惧》,新华侨网,2020年07月06日,https://cfcnews.com/297321/许章润:愤怒的人民已不再恐惧/

[1] David A. Wemer: “Skepticism casts a shadow over China’s Belt and Road Summit”, Atlantic Council, April 25, 2019, https://www.atlanticcouncil.org/blogs/new-atlanticist/skepticism-casts-a-shadow-over-china-s-belt-and-road-summit/

Etiketler:
Son Haberler

Son Haberler