Azerbaycan/Bakü/Trend Haber Ajansı Türkiye Masası
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Cumhurbaşkanlığı Külliyesi'nde TÜBA Ödülleri Töreni'nde konuştu.
Konuşmasından satır başlıkları şu şekilde:
"Bu yıl fen ve mühendislik bilimleri kategorisinde California Berkeley Üniversitesi Kimya Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Omar Yaghi, sağlık ve yaşam bilimleri kategorisinde Washington Üniversitesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Mary-Claire King, Sosyal ve Beşeri Bilimler kategorisinde ise İstanbul Şehir Üniversitesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Şerif Mardin TÜBA Akademi Ödülüne layık görüldü
Hocalarımızı milletim adına tebrik ediyorum. GEBİB kapsamında 31 bilim insalarımız ödüllendiriyoruz. TİÇEP çerçevesinde, iki bilim insanımızı. Kendilerini ayrı ayrı tebrik ediyorum.
Önce 2023 hedeflerimize, ardından 2053 ardından 2071 hedeflerimiz gerçekleştireceğiz. O zaman çok daha güzel çok daha adil bir dünyayı sağlayacağız.
BİLİM İNSAN İÇİNDİR
Bilim insan içindir. Günümüzde ülkelerin ve topluların güvenlik anlayışları köklü bir değişime uğradı. Güvenlik kavramı artık ekonomik sosyal her türlü kavramları içerecek şekilde gelişti.
Bu konularda başarılı olmak elbette önemlidir. Bilimden sanata, eğitimden spora yatırımdan medyaya kadar geniş bir alanda mücadele edilmesi gerekiyor. Her alanda var olmak zorundayız.
Her medeniyet kendi teknolojisini ve değerini üretir. Ticaret yolları üzerinde hanlar kervansaraylar, hanlar birer medeniyet mirasıdır.
Çok yalın iki örnek vereceğim. TUBİTAK bir dönem PARDÜS isimli yazılım üretti. Bu yazılımın kullanacağı teknoloji bize ait olmadığı için PARDÜS yaygınlık kazanmadı. Aynı şekilde, kamu kurumlarındaki bilgisayarlarda F klavye kullanılması konusunda genelge yayınlamıştım. Aradan geçen yıllara rağmen kademe ilerleyemediğimiz görüyorum.
Günümüzde dahi bilimin abide isimleri sayılan Farabi'yi Biruni'yi, Ali Kuşcu'yu yetiştirdiğimiz bir millet olarak başka bir sıkıntımız olamaz.
NEREDEYDİK NEREDE KALDIK
14 yılda bilime bilim insanlarına verdiğimiz önemle çok yol kat ettik. Ulaşımda, boğazın gerek altında gerek üstünde inşaa ettiğimiz dünyada sayılı ilk 5 arasında olan Marmaray'la, Avrasya'yla attığımız bu adımlarla dünya teknoloji anlayışıyla özdeş hale getirdik.
ARGE harcamalarımız 20 bin doları aştı. Milli gelir oranımızı yüzde 0.5'ten yüzde 0.6ya çıkardık. Hedefimiz yüzde 3'e çıkarmak. ARGE'den çalışan personel sayısı 29 bin idi, hamd olsun 122 bine yükseldi.
Yapılanlar önemli ama yapmamız gereken daha çok şey olduğunu biliyoruz.
Değerli bilim insanları, bilim sadece somut çıktıları itibariyle değil, zihinlerde yol açtığı dönüşümle aydınlanma ile ülkeler için önemlidir. Selçukluyu kalbinden vuran haşiler bu sorundan kaynaklanmışlardır. Bu sorunla günümüzde de mücadele diyoruz. FETÖ denen şer şebekesi en çok bu eksiklikten yararlanmıştır. Hepsi iyi eğitim almış olabilirler, ama kalplerini zihinlerini bir şarlatana kiralamış olduklarını unutamayız.
Atalarımız ilmin yanına hikmeti koymuştur. İrfan olmazsa o ilmin hiçbir değeri yoktu. Hikmet olmazsa da aynı şekilde. Bilgi ilimin ilk safasıdır. Kağıtla kalbi birlikte işlemeden sahip olunan birikim bizi aydınlığa çıkarmaya yetmez.
Bizim coğrafyamızda rasathanelerde gözlemler yapılırken, şifahanelerde ameliyatlar yapılırken dünyanın geri kalanında neler oluyor çok iyi bilmemiz gerekir.
İslam gelişmeye manidir diyenler, İslam gelişmeyi, terakkiyi emreder örneklerini asla gündeme getirmezler. Şayet biz kendimizi bilmezsek, bize ne olduğumuzu anlatmaya bunun sınırlarını çizmeye çalışırlar. Birçok FETÖ'cü sadece sahiplerinin emrettiklerini yapan birer man kurta dönüşmüştür.
Bizim dinimizde inancımızda iki kavram çok çok önemlidir. Biz ilah olarak Allah'tan başka bir güç asla tanıyamayız. Bir diğeri de hududiyettir yani kulluktur. Allah'tan başka hiçbir güce kul olmadık, olamayız.
Rabbimiz bizi hep uyarıyor akletmez misiniz? Ama onlar ne diyor biliyor musunuz sadece düşünme akletme sana dediklerini yap. Bunu da Rabbimiz yine buyuruyor. Bu cehaletin havuzuna düşmek çok büyük tehlikedir.
Akleden, düşünen, tecessüs eden, araştıran soruşturan bir anlayışı topluma yerleştirmeleridir. Bugünkü ödül töreninde olduğu gibi, TÜBA değerlerimizi oluşturacağımız alanlara öncelik vermektir.