...

Erdoğan: Dürümlü'nün hesabını birlikte soracağız

Politika Materials 28 Mayıs 2016 19:53 (UTC +04:00)
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ile Başbakan Binali Yıldırım, Diyarbakır'a STK temsilcilerine hitap etti
Erdoğan: Dürümlü'nün hesabını birlikte soracağız

Trend takip edin

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ile Başbakan Binali Yıldırım, Diyarbakır'a STK temsilcilerine hitap etti. Erdoğan, "16 tane kardeşimizin düştüğü durum, paramparça olan o bedenlerin hesabını hep beraber sormamız lazım. Omuz omuza vereceğiz ve bunun hesabını da soracağız" dedi.

Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın açıklamalarından satırbaşları:

"Terör örgütünün tehditlerine aldırmadan bu projeleri Diyarbakırlı kardeşlerimizin hizmetine sunan tüm kurum ve kuruluşlarımızı tebrik ediyorum.

Havalimanı açmak istersiniz, terör örgütü evine helal lokma getirmeye çalışan işçiyi tehdit eder. Yeni fabrika kurmak istersiniz bu kez yatırımcıyı tehdit eder. Hastane yaparsınız, örgüt kamu görevlisini kaçırır camiyi yakar hastaneyi yakar. Temmuz ayından beri terör örgütünün kalleş saldırılarına maruz kalıyoruz. Hendekle çukurlar bombalı barikatla Suriye'deki kazanımları taşımaya çalıştılar.

"ALLAH'A KULLUK DİYE BİR ŞEY BUNLARDA YOK"

Biz çözüm sürecini sürdürürken terör örgütü bazı ülkelerin kulaklarına fısıldamasıyla harekete geçti. Açık ve net konuşuyorum. Bu terör örgütünün bizi yaradan Rabbimizle işi var mı? Allah'a kulluk diye bir şey bunlarda yok. Bunlar zerdüştlük inancına mensuplar bütün belgeler elimizde. Bunlarda ateizm var mı? Anlatacağız ki benim dindar Kürt kardeşim bunların ne mal olduğunu bilsin. İnançlı Kürt kardeşlerim sonuna kadar cephe almazsa bu mücadele zor olur.

''HER ŞEY DEVLETTEN BEKLENMEZ, HESABINI SORACAĞIZ''

Dürümlü mezrasında olan olay, 15 ton bombayla oraya gelmek suretiyle bunu orada patlatan ve 16 kardeşimizi şehit edenlerin dinle, diyanetle, insanlıkla, vicdanla, 'Kürtlerin temsilcisiyim' demek gibi böyle bir yaklaşımla ne ilgisi, ne alakası olabilir? Hiçbir ilgisi olamaz. Bunlarda insanlıktan nasibini almak diye bir şey yok, vicdan diye bir şey yok. 16 tane kardeşimizin düştüğü durum, paramparça olan o bedenlerin hesabını hep beraber sormamız lazım. Her şey devletten beklenmez, el ele vereceğiz, omuz omuza vereceğiz ve bunun hesabını da soracağız.

"TEKRAR SİLAHA SARILMANIN NE ANLAMI OLABİLİR?"

Hak ve özgürlükler noktasında, en ciddi reformların yapıldığı bir dönemde, tekrar silaha sarılmanın ne anlamı olabilir? Bölgede güven ve istikrar ikliminin hakim olduğu bir süreçte ne dediler, 'öz yönetim.' Bu hezeyanlarla çıktılar ortaya ama bu 'öz yönetim' ifadelerini bunlar neye çevirdiler, 'öz katliam'a çevirdiler. Eğer demokrasi diyorlarsa, eğer hak ve özgürlük diyorlarsa o zaman silahı, bombayı, her şeyi gömerler, koordinatlarını da verirler. Gelsinler parlamentoda mücadelesini sürdürsünler. Ama bunların böyle bir derdi yok. Bunlar gelecek, benim tertemiz, saf, Kürt kardeşimi tehdit edecek, muhtarı tehdit edecek, aşiret reisini tehdit edecek. Buradan bir başka partiye oy çıkarsa 'biz bu köyü yakarız, yıkarız.' Yaptılar mı bunu? Yaptılar.

"EY YARGI ÜZERİNE DÜŞEN GÖREVİ YAPACAKSIN"

Üçüncü kattan 15-16 yaşında bir genci atacaksın, ondan sonra da üzerinden geçmek suretiyle çiğneyerek bir vahşeti işleyeceksin" diyen Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Senin gibi düşünmediği, inanmadığı için. Öyle mi? Şimdi ben buradan da sesleniyorum; ey yargı üzerine düşen görevi yapacaksın, eğer yargı üzerine düşen görevi yapmıyorsa tarih bunun hesabını sorar. Kurşunlu Camisi'ne sıkılan her kurşun bizim de kalbimize sıkılmıştır bunu böyle biliniz. Sur içinde tahrip edilen her bir eser ile sadece Diyarbakır'ın değil, tüm Türkiye'nin ortak tarihini, ortak hafızasını siliyorlar bunu böyle biliniz. Diyarbakır, Mekke'nin, Medine'nin, Kudüs'ün, İstanbul'un, Konya'nın kardeşidir, bunu böyle biliniz"

BAŞBAKAN YILDIRIM'DAN GENÇLERE ÇAĞRI: BİR OLACAĞIZ

Başbakan Binali Yıldırım, Diyarbakır'da STK temsilcileriyle buluştuğu toplantıda konuştu. Yıldırım'ın konuşmasından satırbaşları:

"Vatandaşımızı helikopterle uçakla alıyoruz İstanbul'a, Ankara'ya götürüyoruz. Vatandaşına değer vermek budur. Vatandaşını çukurlarda el bombalarıyla hayatını kast etmek değildir vatandaşı sevmek. Vatandaşı sevmek onu yüceltmektir, onu yaşatmaktır. Biz yaşatmak için varız. Bir olacağız, beraber olacağız, birlikte Türkiye olacağız. Terör örgütlerinin hayatımızı karartmasında asla müsaade etmeyelim. Yeter artık. Diyarbakır terörle anılmak istemiyor. Gençlerimiz çıkmaz yoldan, karanlık yoldan vazgeçsin, teslim olsun. Şer odaklarına prim vermeyelim.

Türkiye artık ayağına bağ olan, ilerlemesini yavaşlatan, enerjisini tüketen bu terörle yoluna devam edemez. Bundan sonra hizmetlerimize kaldığımız yerden aynı kararlılıkla Sayın Cumhurbaşkanımızın liderliğinde devam edeceğiz. Bundan hiç kimsenin şüphesi olmasın. Bizi birbirimizi düşürmeye çalışan, aramıza nifak sokmaya çalışanlara asla ve asla fırsat vermeyeceğiz. Terör örgütleri, onları içeriden ve dışarıdan destekleyenler günü gelecek bu milletin yüzüne bakamayacaklar. Yaptıklarından dolayı bin pişman olacaklar."

Kaynak: Milliyet

Son Haberler

Son Haberler