Cameron, İngiliz Parlamentosu'nda komisyon başkanlarının oluşturduğu İrtibat Komisyonu üyelerinin Suriye'ye ilişkin sorularını yanıtladı.
Muhafazakar Parti milletvekili Crispin Blunt'ın "Suriye'nin geleceğiyle ilgili yürütülen görüşmelere Suriyeli Kürtlerin dahil edilmemesine" ilişkin sorusu üzerine Cameron, bu konunun Türkiye'nin pozisyonundan dolayı "oldukça hassas bir konu" olduğunu belirterek, "Suriyeli Kürtler, Suriye'de DAEŞ'e karşı yürütülen askeri kampanyada önemli rol oynuyorlar" diye konuştu.
Ancak siyasi sürece Suriyeli Kürtlerin katılımını sağlamanın daha zor olduğunu ifade eden Cameron, Suriye'nin geleceğinde Sünni, Şii, Hristiyan, Alevi ve Kürtlerin yer almasının önemli olduğunu kaydetti.
"TÜRKLERİN HASSASİYETLERİNİ VE ENDİŞELERİNİ ANLAMAMIZ DA ÖNEMLİ"
Milletvekili Blunt'ın, "Türk hükümetinin PKK ile mücadeleyi DAEŞ'le mücadelenin önüne koyduğunun görüldüğünü" iddia etmesinin ardından ise Cameron, DAEŞ'in ortak düşman olduğunu açıkça ortaya koyduklarını dile getirerek, sözlerine şöyle devam etti:
"DAEŞ'in olmadığı bir Irak için Kürtlerin önemli bir rolü olduğu açıktır ve daha önce de söylediğim gibi, Suriye'de de önemli bir rol oynuyorlar. Ancak bu, Türkleri doğru yaklaşım konusunda ikna etmek için devam eden bir süreç. Türklerin hassasiyetlerini ve endişelerini anlamamız da önemli."
Türkiye'nin DAEŞ'e yönelik tutumunun "şeffaf olmadığını" savunan Blunt'a karşılık Başbakan Cameron, Türkiye'nin DAEŞ'le mücadele konusuna daha fazla odaklanmasını istediklerini ifade ederek, "Buna yönelik işaretler var. Örneğin, Türkiye-Suriye sınırında olanlara bakılabilir. Petrol kaçakçılığı gibi konularda, İngiltere ve Avrupa'daki diğer ortaklarıyla Türkiye yakından çalışıyor. Türkiye'nin DAEŞ'e yönelik mücadelesini arttırdığını görüyoruz ve bu yönde de teşvik sürdürülmeli" dedi.
Crispin Blunt'ın "Türkiye'nin, Pakistan'ın Afganistan'da oynadığı gibi DAEŞ'e karşı çifte bir oyun oynama tehlikesi var mı?" sorusuna Cameron, şu yanıtı verdi:
"Bunu iddia etmek adil değil. Bu adil bir kıyaslama değil. Türkiye, kendi vatandaşlarını kaybederek, bizzat DAEŞ mağdurudur. Eğer (Cumhurbaşkanı Recep Tayyip) Erdoğan ve (Başbakan Ahmet) Davutoğlu gibi Türk politikacılarla konuşursanız, Kürt terörizminden endişe duydukları açıktır. Bu geçmişte olduğu gibi şimdi de vardır ve büyük olasılıkla gelecekte de olacaktır. Bunu anlamak gerekir. Ancak, Türkiye'nin DAEŞ'i Suriye'den defetmeye yönelik yeterli mücadeleyi vermediğini iddia etmek haksızlık olur."
Haber7