Azerbaycan ile Türkiye İpek Yolu'nu dünyaya yeniden kazandırıyor. Bu süreçte bölgenin potansiyeline zarar veren en büyük mesele Ermenistan işgali olarak ön plana çıkıyor.
Hazar Strateji Enstitüsü tarafından 'Modern İpek Yolu'nda Stratejik Üs: İzmir' konulu konferans İzmir'de gerçekleştirildi. Gazeteci Hakan Çelik'in moderatörlüğünde, Türkiye Cumhuriyeti Ulaştırma eski Bakanı Binali Yıldırım, TRACECA (Avrupa-Kafkasya-Asya Ulaşım Koridoru), Azerbaycan Ulusal Sekreteri Akif Mustafayev, Ulaştırma, Denizcilik ve Haberleşme Bakanlığı eski Müsteşar Yardımcısı Suat Hayri Aka, SOCAR Türkiye CEO'su Kenan Yavuz ve Hazar Strateji Enstitüsü (HASEN) Genel Sekreteri Haldun Yavaş yeniden canlanan İpek Yolu ve Hazar Transit Koridor'un bu yoldaki stratejik önemini tartıştılar.
TRACECA Azerbaycan Ulusal Sekreteri Akif Mustafayev, Hazar Transit Koridor'un hayata geçmesinde en önemli adımlardan birinin Bakü-Tiflis-Kars tren yolunun Türkiye'deki 76 km'lik bölümünün bitmesi olduğunu dile getirdi. Paydaş ülkeler arasında ortak tarife ve düzenlemelerin de olması gerektiğini dile getiren Akif Mustafayev ayrıca bölgedeki ticarete en büyük engelin Ermenistan işgali olduğunu da hatırlattı. Mustafayev, "Eğer Ermeni işgali olmasaydı bölgede daha çok işler yapılabilir ve daha çok yatırım yapılabilirdi. Azerbaycan topraklarının yüzde 20'si işgal altındadır. Ve bu konu ile dünya ilgilenmiyor. Bu iş için sadece Azerbaycan ve Türkiye çalışmakta. Ermenistan'ın Azerbaycan topraklarındaki işgalini devam ettirmesi bölgenin kalkınmasına engel olmaktadır. En kısa zamanda bu sorunun da çözülmesini umut ediyoruz "dedi
Azerbaycan'ı Rahatsız Eden Bizim De Canımızı Sıkar
Konferansta Doğu-Batı koridorunun önemini en fazla kavrayan bölge ülkesinin Azerbaycan olduğunu, enerji, ulaşım projelerinin hepsinin bölgenin kaderini değiştirecek adımlar atıldığına dikkat çeken Türkiye Cumhuriyeti Ulaştırma Eski Bakanı Binali Yıldırım, "Türkiye ve Azerbaycan liderlerinin güçlü siyasi iradesi projeleri hızlandırıyor" dedi. Yıldırım ayrıca Türkiye ve Azerbaycan'ı içinde olduğu projelerin bölgesel, küresel barışa, kardeşliğe katkı sağlayacağını söyledi. Türkiye ile Azerbaycan'ın kısa vadeli çıkar ilişkileri ile değil uzun vadeli ve bölge barışını hedefleyen bir işbirliği içinde olduğunu kaydeden Yıldırım, "Bunu yaparken hiç kimse bizden bölgede sömürge heveslileri, işgal heveslilerine müsamaha göstermemizi beklemesin. Biz bu bağlamda Ermenistan'ın yaptıklarını asla ve asla, gerek Türkiye üzerindeki tezviratları, gerekse Azerbaycan-Karabağ bölgesindeki işgallerini kabul etmeyiz. Azerbaycan'ı rahatsız eden her şey bizim canımızı sıkar. Bizim politikamız budur. Sizin için iyi olan neyse bizim için de iyi olan odur" dedi.
Türkiye ve Azerbaycan, İpek Yolu'nu dünyaya yeniden kazandırıyor
Konferansta konuşmacı olarak yer alan SOCAR Türkiye CEO'su Kenan Yavuz, ise, tarihi İpek Yolu'nun tekrar canlanmasıyla yükseliş döneminin başladığını, Türkiye büyük bir altyapı devrimi gerçekleştiğini söyledi. Kendilerinin de Türk-Azerbaycan ortaklığı ve kardeşliği ile Türkiye'nin en büyük reel sektör yatırımına imza attıklarını ve rafineriyle entegre bir üretim modelini hayata geçirmek için 10 milyar dolarlık yatırım planladıklarını aktaran Yavuz, 2018'de de TANAP Projesi'nin tamamlanacağını kaydetti.
Yaklaşık 10 aylık bir çalışma sonrasında "Hazar Transit Koridor" raporunu tamamladıklarını dile getiren Hazar Strateji Enstitüsü Genel Sekreteri Haldun Yavaş, "Hazar Denizi, hızlı bir otobana dönüşüyor. Kazakistan Azerbaycan ve Türkmenistan Hazar Denizinde yüksek kapasiteye sahip yeni limanlar inşa ediyor ve mevcut limanların kapasitelerini arttırıyor" dedi.