Türkiye'nin ilk Fitoterapi Merkezi Emine Erdoğan'ın katılımıyla açılıyor
(İHA) - Türkiye'nin YÖK onaylı ilk fitoterapi merkezi olan Bezmialem Fitoterapi eğitim Araştırma Uygulama Merkezi'nin açılışı Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın eşi Emine Erdoğan'ın katılımıyla gerçekleşti. Merkez, Türkiye'nin ilaç, kozmetik ve gıda sanayilerinin hammaddede dışa bağımlılığını ortadan kaldırmayı hedefliyor.
Bezmialem Vakıf Üniversitesi bünyesinde bulunan Türkiye'nin YÖK onaylı ilk fitoterapi merkezi olan Bezmialem Fitoterapi Eğitim Araştırma Uygulama Merkezi'nin açılış töreni Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın eşi Emine Erdoğan'ın katılımıyla gerçekleşti. Törene Bezmialem Vakıf Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Rümeyza Kazancıoğlu, Mütevelli Heyet Başkanı Ahmet Akça, Fitotrapi Merkezi Müdürü Prof. Dr. Murat Kartal ve Eczacılık Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Gülaçtı Topçu'nun yanı sıra çok sayıda davetli katıldı.
Konuşmasının başında ülke genelindeki terör eylemlerini lanetleyen Emine Erdoğan, "Terör karşısında Vatan savunması yaparken şehit olan evlatlarımızın acısını yüreğimizde taşıyoruz. Terörün her türlüsü lanetliyor, şehitlerimize Allah'tan rahmet, ailelerine sabır diliyorum. Barış iklimini tatmış ve huzur içinde hep bir arada yaşamanın zeminin inşa etmişken terörü kendine yol olarak seçen zihniyeti lanetliyorum" dedi.
"GÜVENİLİR BİR ADRES"
Bezmialem Fitoterapi Eğitim Araştırma Uygulama Merkezi'nin insanların bitkisel tedaviyi kullanırken güvenebileceği bir adres olacağını söyleyen Emine Erdoğan, "Bezmialem Vakıf Üniversitesi, medeniyetimizin önemli duraklarından biri. Fitoterapi merkezinin tüm insanlara ve ülkemize hayır ve şifalar getirmesini diliyorum. Şifa kaynaklarını kullanmak konusunda bugünü ülkemiz için milat kabul ediyorum. Bu merkezde çok önemli çalışmalar yapılacak ve biz de gönül rahatlığıyla bitkisel tedaviyi kullanacağız. Vakıf ruhunun güzelliği sizlerin sayesinde kök veriyor. Bitkilerle tedavi konusunda bilimsel çalışmalar yapan bir kurumun olması ülkemiz için umut verici. Ülkemizin bitki zenginliği diğer coğrafyaları kıskandıracak boyutta ama bu milli serveti iyi değerlendiremiyoruz. Avrupa, cüzi bedellerle bizden aldığı hammadeyi pahalı ilaçlar haline getirerek tüm dünyaya pazarlıyor. Çünkü Batı, bu şifa kaynağını çoktan keşfetti ve modern tıbba kazandırdı. Biz de bu alanda bazı önemli adımlar attık. 4 sene önce sağlık Bakanlığı bünyesinde fitoterapinin de alt birim olduğu daire başkanlığını kurduk. Doktorlar burada eğitim alıyor" dedi.
"ÖNEMLİ BİR REFERANS NOKTASI"
Bezmialem Fitoterapi Eğitim Araştırma Uygulama Merkezi'nin bitkilerle tedavi alanında önemli bir referans noktası olacağını söyleyen Emine Erdoğan, "İnsanlığın birikiminde bu derece yeri olan ama bilimsel metotlarla harmanlanmayı bekleyen bu alan, suistimallerin konusu oluyor. Şifa meselesi olmaktan çıkıp başka sorunlara yol açıyor. Bilinçsiz üreticiler hastaların ihtiyacını suistimal ediyor. Şifa bitkilerin doğru şekilde toplanıp usulüne uygun kurutulup doğru dozda kullanılmasına bağlıdır. Fitoterapi merkezimiz bu anlamda önemli bir referans noktası olacak. Bu çabaların sayısının artmasını diliyorum" ifadelerini kullandı.
İBN-İ BAYTAR'IN ESERİ TÜRKÇE'YE ÇEVRİLECEK
Bitkilerle tedavi alanına bir katkı sunmak istediğini belirten Emine Erdoğan, "14. yüzyılda yaşamış ve botanikin babası kabul edilen İbn-i Baytar'ın eserinin Türkçe'ye kazandırılması için bir çalışma himaye edeceğim. Çok mühim ve klasik olan bu eser, ne yazık ki şimdiye kadar kısa bölümler dışında dilimize çevrilemedi. İbn-i Baytar'ı, bizden önce Batılılar keşfetti. 1840 yılında Alman bir botanikçi bu eseri Arapça'dan Almanca'ya tercüme etti. Bu Kitap Almanya'daki tıp fakültelerinde ders kitabı olarak okutuldu. Bu kitabı Almanca'dan Türkçe'ye çevirip ilim dünyasına sunacağız. Bu adımın diğer eserler için de vesile olacağını düşünüyorum" şeklinde konuştu.
"DIŞA BAĞIMLILIĞI ORTADAN KALDIRACAĞIZ"
Merkezde bitkisel hammaddeden son ürüne kadar bu alandaki tüm araştırmaları gerçekleştireceklerini söyleyen Bezmialem Vakıf Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Rümeyza Kazancıoğlu, "Elde ettiğimiz ürünlerle ülkemizin ekonomisine katkıda bulunacağız. Fitoterapinin akılcı ve yenilikçi bir biçimde ele alınması güncel bir ihtiyaçtır. Almanya'da reçete edilen ilaçların yüzde 60'ı, Japonya'da yüzde ise 70'i, bitkilerden elde ediliyor. Ülkemizin öz kaynaklarını kullanarak ithal edilen hammadeyi daha aza indirmeye çalışacağız ve ilaçta dışa bağımlılığı ortadan kaldıracağız" dedi.
"TÜM TOPLUMA VE ÜRETİCİYE YARDIMCI OLACAĞIZ"
Tüm topluma ve üreticiye yardımcı olmayı hedeflediklerini söyleyen Bezmialem Vakıf Üniversitesi Eczacılık Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Gülaçtı Topçu, "Geleneksel ve tamamlayıcı tıp uygulamaları Sağlık Bakanlığı'ndan 15 alanda onay aldı. Önümüzdeki günlerde sertifika programlarıyla bu alanda yetişecek hekimlerimiz tedavilerini resmi olarak sürdürecekler. Toplumdaki fitoterapi alanındaki eksikliği gördükten sonra uygulamasında güçlükler, konuyu bilmeyen kişilerin yanlış yönlendirmeleri ve kötü sonuçlar alınması nedeniyle bu merkezi kurduk. Burada tüm topluma ve üreticiye yardımcı olacağız" ifadelerini kullandı.
"DÜNYANIN EN BÜYÜK BİTKİSEL İLAÇ MERKEZİ OLMAYI HEDEFLİYORUZ"
Fitoterapi Eğitim Araştırma Uygulama Merkezi'nin kuruluş sürecini anlatan Bezmialem Vakıf Üniversitesi Fitotrapi Merkezi Müdürü Prof. Dr. Murat Kartal ise "İlklerin üniversitesi olan Bezmialem Vakıf Üniversitesi, bir ilke daha imza atıyor. Türkiye'nin YÖK onaylı ilk fitoterapi merkezinin projesini 2014 Şubat'ında oluşturduk. İstanbul Kalkınma Ajansı'ndan yüzde 90 oranında destek gördük. YÖK onayı için başvurduk ve onayı da aldık. Avrupa'nın altıncı, dünyanın ise on yedinci büyük ilaç pazarıyız. Fakat henüz yeni bir ilaç molekülü keşfedemedik. Fitoterapi merkezimizle yeni bitkisel ilaçlar oluşturabiliriz. Dünyanın en büyük bitkisel ilaç merkezi olmayı hedefliyoruz" diye konuştu.
Açılışın ardından Emine Erdoğan, Bezmialem Fitoterapi Eğitim Araştırma Uygulama Merkezi'ni gezerek yetkililerden bilgi aldı.
BEZMİALEM FİTOTERAPİ EĞİTİM ARAŞTIRMA UYGULAMA MERKEZİ
Modern tıp, etimolojik olarak bitki anlamına gelen 'fito' ile tedavi anlamına gelen 'terapi' kelimelerinin bir araya gelmesiyle oluşan Fitoterapi yani bitkisel tedaviye yeşil ışık yaktı. Bezmiâlem Vakıf Üniversitesi Eczacılık Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Gülaçtı Topçu ve öğretim üyesi Prof. Dr. Murat Kartal'ın Hipokrat'ın binlerce yıl önce söylediği 'İlacınız gıdanız, gıdanız ilacınız olsun' sözünden hareketle kurma girişiminde bulunduğu merkez, İstanbul Kalkınma Ajansı'ndan 1 buçuk milyon TL destek alarak Türkiye'nin YÖK onaylı ilk Fitoterapi merkezi oldu. Merkezin çalışmaları kapsamında ilaç, kozmetik ve gıda sanayilerinin hammaddede dışa bağımlılığını ortadan kaldırmak ve Türkiye'de tıbbi amaçla kullanılan 500 tıbbi ve aromatik bitkiyi sanayiye kazandırmak hedefleniyor. Ayrıca Eski Türk uygarlıkları dönemindeki geleneksel halk ilaçlarını da araştırarak veri bankasının kurulacağı merkezde, saraylarda ve eski medreselerde kullanılan ilaçlar günümüz teknolojisiyle hazırlanarak insanların hizmetine sunulacak. Proje kapsamında Zeytinburnu'nda bulunan 400 çeşit bitkinin yer aldığı Türkiye'nin ilk tıbbi bitkiler bahçesini ziyaret edenler ise gerçek bitkileri gözlemleme imkânı bulacak.