...

Eker Doktrini: Batı için entegrasyon, Doğu için fragmantasyon

Türkiye Materials 5 Nisan 2018 12:22 (UTC +04:00)

Trend takip edin

AK Parti Dış İlişkilerden Sorumlu Genel Başkan Yardımcısı Dr. M. Mehdi Eker’e göre, “entegrasyon(birleşme)-fragmantasyon (parçalanma)” açısından son yüzyılda dünya iki savaşa tanık oldu. İlkine Birinci Dünya Savaşı, diğerine ise İkinci Dünya Savaşı denildi. İkinci Dünya Savaşı Avrupa’nın kendi içinde olan bir savaştı. O savaş bitirildi. Savaşan Avrupalı ülkeler bir daha savaşmamak için bir araya geldiler ve bir entegrasyon projesi uyguladılar. Avrupa Birliği olan bu projeyle İkinci Dünya Savaşı sona erdi. Sonrasında bugün merkezi Brüksel’de olan bir imparatorluk inşa edilerek, Batı için entegrasyon ve Doğu için fragmantasyon projesinin geliştirilmesi için politika üretilmeye devam edildi.

Eker’e göre, Birinci Dünya Savaşı’nı da Avrupalılar çıkardı. Savaşın asıl hedefi Osmanlı coğrafyasıydı. Birinci Dünya Savaşı’nın hedefinde olan bu coğrafyada savaş hala bitmedi. Filistin’de, Suriye’de, Irak’ta ve Arap Yarımadası’ndan Körfez’e kadar olup biten her şey fragmantasyon projesinin uygulandığını göstermektedir. Entegrasyon projesi ile İkinci Dünya Savaşı bitirilirken fragmantasyon projesi ile Birinci Dünya Savaşı hala sürdürülmektedir. Batı kendi coğrafyasında ihtilafa düştüğünde, reçete olarak entegrasyonu, Doğu kendi coğrafyasında ihtilafa düştüğünde ise reçete olarak fragmantasyonu önermektedir. Eker’e göre, bugün yaşanan bütün bu bölgesel siyasi olaylar tamamen “entegrasyon-fragmantasyon” denkleminde yer almaktadır.

“Eker Doktrini” diyebileceğimiz bu sistematik fikirler toplamı, bize bugün dünyada yaşanan olayları doğru ve kolay sınıflandırabilmek, anlamak, algılayabilmek ve anlamlandırmak için ışık tutmaktadır. Nitekim bugün Avrupa coğrafyasına baktığımızda, her ne kadar Brexit süreci yaşanıyor olsa da, son zamanlarda Balkanlar’ın “entegrasyon projesi” ile tamamen Avrupa’nın hegemonya sistemine dahil edilmek istendiğine şahit olmaktayız. Aksine yüzümüzü Asya ve Afrika’ya çevirdiğimizde, etnik ve mezhepsel farklılıklar üzerinden, terör örgütleri aracılığıyla bölgenin “fragmantasyon projesi” ile parçalanmasına devam edilerek, Batının hegemonya düzeninin korunmasına çalışıldığına şahit olmaktayız.

Özetle ifade edilecek olunursa Batı, entegrasyonunu ve refahını Doğu’nun frangmantasyonu üzerine inşa etti. Son yüzyılda makro ölçekte en son uyguladığı ve hala uygulamaya devam ettiği zalimane fragmantasyon projesi, Osmanlı coğrafyasının dağıtılması oldu. Bugün coğrafyamızda yaşananlar, Batı ülkelerinin hep birlikte uyguladığı fragmantasyon projesinin devamıdır. Dün makro hedef ve ölçekle başlatılan fragmantasyon projesi, bugün mikro hedefler ve ölçeklerle uygulanmaya hala devam etmektedir. Topyekûn savaş yerine terör örgütleri aracılığıyla uygulanmaya çalışılan fragmantasyon projesinin en son örneğine ise Suriye’de şahit olmaktayız.

Batı için entegrasyon, Doğu için fragmantasyon projesi tecrübeleriyle, insanlık Batı’ya karşı artık güvenini ve umudunu yitirmiştir. Bu nedenle, hızla yükselen “Yeni ve Büyük Doğu”, yükselişinin istikrarını korumak için, “entegrasyon stratejileri” üzerinde daha fazla yoğunlaşarak medeniyet tasavvurunu entegrasyon (BİRLEŞME) üzerine bina etmelidir. Büyük Doğu’nun entegrasyonu, insanlık medeniyetinin tarihi bir özlemi olup dünyada barışı sağlayabilecek yegane yoldur.

M. Fatih ÖZTOSUN, TRT ÇİNCE

Etiketler:
Son Haberler

Son Haberler