Azerbaycan/Bakü/Trend Haber Ajansı Türkiye Masası
Başbakan Binali Yıldırım, Bilkent Otel'de yapılacak Adli Veri Bankası tanıtım töreninde konuştu. Başbakan Yıldırım, Adli Veri Bankası tanıtım töreninde yargı mensuplarına seslenerek, "Vatandaş bana soruyor bende size soruyorum; Silahı alıp insanları öldürenler neden hala yargılanmadı? Bunları ayrı yargılayın, diğerlerini ayrı yargılayın! İdam idam diye insanlar neden sokakta bağırıyor? Sonuç görmek istiyorlar. Vatandaş diyor ki benim evladımı öldürdü, bende yanındayım adam da şu! Daha ne bekliyorsunuz? diyor. Bunun hesabını görün diyor. Ben vatandaşın elçisiyim. Onlardan ne duyarsam size söylemek zorundayım. Beklentimiz çok açık. Bu yargılama 40 yılın hesaplaşmasıdır. Onun için burada, 1. dereceden darbeciler, ikinci dereceden örgüt mensupları, 3. dereceden onlara yardım ve yataklık eden... vs. Bir an önce bunların sonuçları çıkarsa milletin yüreği soğuyacak. En azından cezalarını buldular diyecekler" dedi.
Başbakan Binali Yıldırım, Adli Veri Bankası tanıtım töreninde konuşma yaptı. Başbakan Yıldırım, yaptığı açıklamada, "Adalet devletin temeli, adalet olmayınca hiçbir şey olmaz. Onun için ülkemizin en acil konusu adalete hak ettiği itibarı kazandırmaktır." dedi.
Başbakan Yıldırım, Adli Veri Bankası tanıtım töreninde yargı mensuplarına seslenerek, "Bu alçak FETÖ'yle ilgili temizlikte yargıdaki başarımız, diğer kurumlara göre çok daha iyi durumda. Bu tesadüfi değil. Çünkü siz en önce yüzleşen kurumsunuz. 2010 referandumundan sonra FETÖ'cüler su yüzüne çıktılar. Size kazık attılar ve kendilerini ifşa ettiler. O kadar öz güven sahibiydiler ki 'Artık bize kimse bir şey yapamaz...' Orada listelerde ayıklama yaparken kendilerini ele verdiler ve günü geldiğinde de hepsini teker teker tespit edip ayıkladınız. Bugün 3 bin 581 hain sizin aranızda artık yok. Bu önemli bir gelişme. Ayrıca yardımcı personelden 4 bin 235'ini yine sistemden temizlediniz." dedi.
Başbakan Yıldırım, konuşmasında şunları kaydetti:
"15 TEMMUZ BİR MİLATTIR"
* Hatırlayın Erzincan'da başlayan ve yayılan kamu vicdanını yaralayan bir takım gelişmeler yargı ile ilgili bir takım değişikliği gündeme getirdi. Buradaki "Amaç adalet mülkün temelidir" prensibini yerine getirmektir. FETÖ'cüler sinsice yürüttükleri faaliyetleri aleni hale getirmiş ve yargıyı kirli emelleri için kullanma cihetine gitmiştir. 17-25 Aralık süreci bu aymazlığın zirveye ulaştığı alanlar olarak karşımıza çıktı. Bütün bunları birlikte yaşadık.
* Adalet devletin temeli. Adalet olmayınca hiçbir şey olmaz. Ülkemizin en acil konusu adaletletin hak ettiği itibarını kazandırmaktır. Vatandaşın beklentisi, soruşturma ve kovuşturma iki aşama var. Vatandaş, yargı, soruşturmayı polise, kovuşturmayı da bilirkişiye havale etmiş. Bu haksızlık. Soruşturmanın neden polise havale ettiği kanaati var, biz bunu 17 Aralık'ta gördük. Bu yol yol değil.
* Yasa dışı yasal işlem yapmaya çalıştılar. Bu camiaya bu yakışır mı? Allah'a şükür bunlar geride kaldı. 15 Temmuz bir milattır. O gece savcılarımızın elimizdeki vatansever askerlerimizle polisimizle birlikte gözaltı işlemini başlattılar. İşte o alçaklar o zaman gördüler ki, bu millet FETÖ'cülere bu ülkeyi asla teslim etmiyor.
"FETÖ'CÜLER SİZE KAZIK ATTI"
* Yargıdaki temizlik tüm hızıyla devam ediyor. Alçak FETÖ örgütü ile ilgili yargıdaki temizlik diğer kurumlarımıza göre daha önde. Bunun için sizi tebrik ediyorum. 2010 referandumundan sonra FETÖ'cüler, size kazık attılar ve kendilerini ifşa ettiler. 3581 hain artık aranızda yok. Ayrıca yardımcı personelden 4235'ini sistemden temizlediniz. Ama hala alt yapıda bu örgüte mensup olan insanlar var. Yargının işini kolaylaştırıcak önemli adımlar attık.
"HAKİM VE SAVCI SAYILARIN YÜZDE 70 ARTTIRDIK"
* 15 yıldır adaleti ve kalkınmayı birbirinden ayrı tutmadık. Bu bilinçle hukukun temellerini güçlendirecek atılan her adım bizi heyecanlandırıyor. Hakim ve savcı sayılarını yüzde 70 arttırdık. Personel sayısını 9 binden 16 bine yükselttik. Bütün bunlar yargının hız kazanması, adaletin gecikmeden tecelli etmesini sağlamak için. SEGBİS sistemini hayata geçirdik. Vatandaşın bilgi edinme hakkını güvence altına aldık. AYM'ye bireysel başvuru hakkı getirdik.
"İTİRAZ KOMİSYONU OLUŞTURDUK"
* FETÖ'yü sistemin içinden temizlemek için OHAL devam ediyor. OHAL, vatandaş için değil biz devlet olarak kendimize ilan ettik. OHAL devam edecek. OHAL nedeniyle memuriyetten çıkarılanlar için yargı yolu kapalıydı. Bunun için AYM'de çok sayıda dosya bekliyordu. Yaptığımız en son düzenleme ile itiraz yolunu hukuki bir zemine kavuşturduk. İdari işlemler her kurumda yapıldı. Buna imkan veren KHK'lar var. Ancak bu yeterli olmaz dedik ve bu davaların ileride AİHM'e gitmesine karşı "İtiraz komisyonu" oluşturduk. 7 kişiden oluşacak. Bu kişiler incelenecek ve komisyon ikna olursa ya memuriyete iade edilecekler ya da karar doğru diyecek. Bundan sonra da bu kişilere yargı yolu açık olacak. Hak arama yollarını deneyecekler. Son olarak bireysel başvuru yapabilecek, orada da sonuç alamazsa AİHM'e gidecek. Böylece bu düzenleme bir anlamda OHAL süresince dahil hak arama yolunun açılmasıdır.
"BÜTÜN MAĞDURİYETLER ORTADAN KALKACAK"
* Böylece bütün mağduriyetleri ortadan kaldıracak, her ne kadar suç işleselerde Türkiye bir hukuk devleti olduğu için herkesin hakkını araması için zemin hazırlamaktır. Bugün yargı mensupları içerisinde FETÖ mensubu olanlar danıştaya gitti. Onlar ilgilenmek istemedi. Bu mekanizmayla tekrar hak arayabilecekler. Mahkemeler ben bakmam diyemeyecek. Bu ülkeyi yıkmaya çalışanlar tekrar sağdan soldan, arka kapıdan içeri giremezler, böyle bir imkan yok. Yıllarca birikmiş bir tehlike ile karşı karşıyayız. Kazaya gidenler olabilir, bu mağduriyetleri önlemek hukuk devleti olarak bizimdir. Baştan beri söyledik, merhamet değil, intikam değil adalet duygusu ile hareket edeceğiz. Adalet olmayan yerde hiçbir şey olmayacak.
"VATANDAŞ BANA SORUYOR, BENDE SİZE SORUYORUM"
* Silahı alıp insanları öldürenler neden hala yargılanmadı diye vatandaş bana soruyor. Bende size soruyorum, bunları ayrı yargılayın, diğerlerini ayrı yargılayın! İdam idam diye insanlar neden sokakta bağırıyor? Sonuç görmek istiyorlar. Vatandaş diyor ki benim evladımı öldürdü bende yanındayım adam da şu! Daha ne bekliyorsunuz? diyor. Bunun hesabını görün diyor. Ben vatandaşın elçisiyim. Onlardan ne duyarsam size söylemek zorundayım. Beklentimiz çok açık. Bu yargılama 40 yılın hesaplaşmasıdır. Onun için burada, 1. dereceden darbeciler, ikinci dereceden örgüt mensupları, 3. dereceden onlara yardım ve yataklık eden... vs. Bir an önce bunların sonuçları çıkarsa milletin yüreği soğuyacak. En azından cezalarını buldular diyecekler.