TREND Haber Ajansı Türkiye ve Ortadoğu Masası Yönetmeni Rufiz Hafızoğlu
Günümüzde Azerbaycan ve Türkiye tarafından yürütülen enerji projeleri sadece bölgede değil, tüm dünyada büyük öneme sahip. Bu projelerin başarısının nedeni, Azerbaycan ve Türkiye'nin bağımısız siyaseti ve iki kardeş ülkenin dayanıklı siyasi istikrarıdır.
Azerbaycan, kısa sürede, sadece bölgenin en dinamik gelişen ülkeyesine çevrilmekle kalmadı ve aynı zamanda bir sürü ülkelere yatırım yaptı. Yatırımcı ülkeye dönüşen Azebaycan, 2018 yılına kadar Türkiye'deki yatırımlarını 20 milyar dolara çıkarmayı hedefliyor.
Azerbaycan'ın diğer ülkelere yaptığı yatırımlar ve yatırımlardan elde ettiği gelirler ile, bir diğer ülkelere de yatırım yapma fırsatı kazanacak ki, bunun da önemi çok büyük. Aynı zamanda Azerbaycan, günümüzde, dünya enerji piyasasında söz sahibi ülkelerden biri.
Türkiye ve Azerbaycan'ın coğrafi konumu, iki ülke önünde enerji projelerinde tranzit güzergah olma fırsatı da açıyor. Azerbaycan'ın yürüttüğü TANAP projesinin, Avrupa'ya doğalgaz ihrac etmek isteyen diğer ülkelerin de dikkat merkezinde olduğunun altını çizmemiz gerekir. Bu ülkeler arasında, Avrupa'ya doğalgaz ihracatı yapacakları durumunda, Azerbaycan'ın TANAP projesini es geçemeyecek, İran ve Irak da var.
Tüm bunları göz önünde bulundurduğumuzda, Azerbaycan'ın G-20 Zirvesi'ne katılmasının, tesadüf ve Ankara'nın Bakü'ye sadece güzel jesti olmadağını söyleyebiliriz.
Türkiye'nin G-20 Zirvesi nedeni ile yaklaşık 1 milyar dolarlık harcama yapması, Ankara'nın zirveye son derece özenle hazırlık yaptığını gösteriyor. Antalya'da yapılacak zirveye, üst düzeyde güvenlik önlemleri alındı. Bölgede daha önce terörle mücade operasyonları yapıldı. Zirve zamanı 12 binden fazla polis, farklı alanlarda güvenliği sağlayacak.
Antalya'nın Zirve için seçilmesi tesadüf değil. Zira Antalya, Türkiye'nin en gelişmiş bölgelerinden biri ve Zirve çerçivesinde 200 milyon dolardan fazla gelir sağlayacağı düşünülüyor.
Daha önce, Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın açıkladığı gibi, G-20 Zirvesi'nde enerji ve gündem meselelerinin yanı sıra, Suriye ve Irak krizi, küresel terörizimle mücadele ve Suriyeli göçmenler meselesi de ele alınacak.
Türkiye'de 2 milyondan fazla Suriyeli göçmen var ve Ankara bu göçmenlere 8.5 milyar dolardan fazla harcama yaptı.
Dün Cumhurbaşkanı Erdoğan, Antalya'da düzenlenecek G-20 zirvesi öncesi CNN İnternational'a konuştu.
Türkiye'nin 2.2 milyon Suriyeli için 8.5 milyar dolar harcadığını vurgulayan Cumhurbaşkanı Erdoğan,"Gayrısafi milli hasılası Türkiye'den çok daha fazla olan ülkeler mültecilere kapılarını kapattı. Ege'de, Akdeniz'de boğulsunlar diyorlar" dedi. Avrupa'nın mülteci sorunu konusunda daha fazla çaba sarf etmesi gerektiğini söyleyen Erdoğan "2.2 milyon Suriyeli, Avrupa'ya yürürse ne olacak" diye konuştu.
Aslında, Suriyeli göçmenler sorunu, çözülmesi gereken konuların başında geliyor. Ama dünya ülkeleri, göçmen sorununun çözümü beraberinde göçe neden olan sebepler ile de mücadele etmelidirler.
Dünya ülkelerinin çifte standartları nedeni ile, bir sıra sorununun daha çözülmediğini söyleyebiliriz. Bu sorunların biri de tabii ki, Karabağ sorunu. Ermenistan işgali nedeni ile, 1 milyondan fazla Azerbaycanlı kendi topraklarını terk etmek zorunda kaldı.
Göçmen sorununun kendileri için tehlike oluşturduğu zaman, yalnız Avrupa'nın harekete geçmesi de, çifte standartların bir göstergesi. Avrupa ülkelerinin göçmenler ile çalışma konusunda hiç tecrübesi yok ve göründüğü gibi bu konuda da Azerbaycan ve Türkiye'nin tecrübesini kullanabilirler.
Tüm bunları göz önünde bulundurduğumuz zaman, G-20 Zirvesi'nin Azerbaycan'ın gelişim modelini incelemek için büyük fırsat olduğunu söyleyebiliriz.
Twitter@rhafizoglu
