Azerbaycan/Bakü/Trend Haber Ajansı Türkiye Masası
Türkiye Bakü Büyükelçisi İsmail Alper Coşkun 15 temmuz gecesi Türkiye’de yaşanan darbe girişimi ve sonrasında yaşananları Trend Haber Ajansı’na değerlendirdi.
Türkiye'nin 15 Temmuzda çok önemli bir hadise yaşaydığını ifade eden Çoşkun şu ifadeleri kullandı: “15 Temmuz gecesi yaşanan hadisenin büyüklüğü ve Türkiye Cumhuriyeti'nin arzettiği tehlike ortada. Onu bir kenara koyduğunuzda, ondan sonra bu hadise ile bağlantılı olarak Türkiye'de alınan tedbirlere de baktığımızda çok önemli gelişmeler oluyor. Olağanüstü hal ilan edildi, buna bağlı olarak da hükümetimiz bir takım adımlar atıyor ve bu adımların her biri de hakikaten önemli ve büyük adımlar. Fakat öncelikle şunun görülmesi lazım, Biz olağanüstü hali niye ilan ettik? Tamamen sizin dediğiniz Fetullahçı Terör Örgütüyle mücadele etkin ve hızlı şekilde yapmak için. Bir kere onun bilinmesi lazım. Türkiye'de insan hakları ve özgürlükleri, seyahat özgürlüğü dahil olmak üzere yabancıların geliş- gidişleri dahil olmak üzere onlarla ilgili kısıtlayıcı bir tedbir almak için değil, bilakis bu özgürlükleri korumak için aldık. Onun iyi bilmesi lazım.”
Türkiye’nin tüm kurumlarda, olduğu gibi Silahlı Kuvvetler'de de çok önemli tedbirler aldığını bildiren Büyükelçi, “Bunlar şüphesiz, Azerbaycan gibi ki, başka bir örneği de yoktur bu ölçüde yakın çalıştığımız ikinci bir ülke, ülkelerle yürüttüğümüz her türlü işbirliğine yansımaları olabilecektir. Ama bu yansımayı olumsuz şeklinde baştan varsaymak doğru değildir. Bu soruyu sormak yerindedir. 'Ne olacak?' diye merak etmek objektif bir şekilde yerindedir, ona hiçbir itirazım yok. Ama en başta 15 Temmuz günü bu hadise yaşandığında, ertesi gün buraya gelen basın mensuplarına söylediğimde şunu belirtmiştim "Türkiye'nin dostu olan ülkeler, Türkiye'nin gücünü kendi gücü gibi gören ülkeler, Azerbaycan'ın gibi kardeş ülkenin halkı şunu bilsin Türkiye bundan güçlenerek çıkacaktır. İçleri rahat olsun. Türkiye'nin geçirdiği bu fevkalâde sıkıntılı dönemden zayıflayacağını düşünenler veya Türkiye ile ilgili bazı hain emelleri olup da bu dönemde onların hayata geçirebileceğini düşünenler varsa, onları da iki kere düşünmeye davet ediyorum. Çünkü hevesleri kursaklarında kalacaktır." dedim. Ne demek istiyorum, bizim Azerbaycan'la her alanda, sadece askeri değil, her alanda çok derin işbirliğimiz var. Enerji alanında yaptığımız yatırımlar ortada, ulaştırma alanında yaptığımız yatırımlar ortada, önümüzdeki dönemde Türkiye'de Azerbaycan'ın yapmakta olduğu yatırımların hangi hacimleri ulaşmasını planlandığı ortada. Benzer şekilde bizde Azerbaycan'da yatırımlarımızı artırma arayışdayız.” diye konuştu.
Büyükelçi konuşmasına şu şekilde devam etti:
Bu hafta Türkiye Azerbaycan İş Konseyi Başkanı burayı ziyaret edecek ve üst düzey Azerbaycan yetkililerle görüşerek, biz ekonomik ilişkilerimizi de iki ülke devlet başçısının çizdiği vizyon çerçevesinde, önümüzdeki dönemde hızla geliştirmeye nasıl devam edebilir? ona bakacağız. Kısacası her alanda işbirliğimiz devam ediyor. Askeri işbirliğini aynıdır. Askeri işbirliğimiz de bir aksama olmayacaktır.Planlanmış tatbikatlarımız var, önemli işbirliği faaliyetlerimiz var bunların hepsini sürdüreceğiz. Bununla ilgili olarak Azerbaycan makamlarıyla en üst düzeyde ve uygun makamlara temaslarımız sürdür.
Azerbaycan ile askeri, savunma sanayi işbirliğimiz hızlı şekilde devam edecek
Belki bazı faaliyetlerin yeniden düzenlenmesi gerekebilir. Türkiye'deki eğitim gören Azerbaycanlı subaylarda tabii askeri okullarımızın kapatılmasına, Milli Savunma Üniversitesi kurulması da dahil olmak üzere yapılan bazı yeni düzenlemelere göre, kendilerini uyarlamaları gerekebilecektir. Ama bütün Türkiye'de eğitim gören askerlerimiz için, subay, astsubayı uygulanan çözümler ne ise, onları Azerbaycanlı kardeşlerimiz içinde tatbik edeceğiz ve kurulmakta olan daha etkin olacağına inandığımız, daha başarılı sonuç vereceğine inandığımız bu yeni platformda Azerbaycan ile askeri işbirliğimizi, savunma sanayi işbirliğimizi gayet hızlı bir şekilde geliştirmeye devam edicez. Kimsenin bu konuda tereddüdü olmasın. Zira Türkiye'nin bu yöndeki iradesi tamdır. Azerbaycan bu yöndeki iradesi tamamdır. Bu iradeye göre de gereken yapılmaya devam edecek.
Anayasamız istihşamı bozulmuş bir Anayasadır
Tabii şunu görmek lazım, siyasi partilerimizin gayet doğal olarak anayasa değişikliği ve anayasanın içinde yer alması gereken hükümler konusunda farklı görüşler var. Bunu gayet doğal karşılamak lazım. Ama bir adım geriye çekilirsek sanıyorum şu genellemeyi yapmak doğrudur Türkiye bakımında, Türkiye'de hemen hemen kime sorarsanız sorun diyecektir ki, “Askeri darbeden sonra yapılmış olan, 1980 yılındaki darbeden son yapılmış olan, bu Anayasanın değiştirilmesi lazım.” Biz yıllar içerisinde bunu farklı yerlerinde düzeltmeye çalıştık, iyileştirmeye çalıştık bulunduğumuz noktaya geldik. Ama doğrusunu istiyorsanız, bütün devlet yetkilerimizin de söylediği ve muhalefetteki yetkililerin de kabul ettikleri gibi Anayasamız istihşamı bozulmuş bir Anayasadır. Dolayısıyla bunun günümüz Türkiye'sinin ihtiyaçlarına cevap verecek şekilde güncellemesi gerektiği aşikar. İşin bir de psikolojik boyutu var. Türkiye artık öyle noktaya gelmiş bir ülkeki, askeri darbeden sonra kabul edilen Anayasa, Türkiye'ye uygun gelmiyor. Yeni, bugünkü Türkiye'ye uygun bir Anayasaya hazırlamamız lazım. Şimdi bu konuda genel bir mutabakat var. Fakat işin detaylarına girdiğimizde gayet doğal olarak farklı görüşler ortaya çıkıyor. Geçmişte Anayasanın yeniden yapılması konusunda Meclis içerisinde bir çalışma başlatıldı, siyasi partilerimiz arasında maalesef uzlaşı sağlanamadı. Gayet sert görüşmeler, sert tartışmalar yaşandı. Yalnız bunların hepsi 15 Temmuzdan önceki ortam içerisinde ceryan etmişti. 15 Temmuzdan önceki ve sorakı ortam arasında bir fark var, siyasi partiler bir araya geldiler.
15 Temmuzda Türkiye’de görülmemesi gereken manzaralarla karşılaştık
15 temmuz gibi felaket kabus gecesinden Türkiye’nin olumlu sonuçlar çıkarabileceğini görüyoruz. Şehitler verdik. 2016 yılında Türkiye’de görülmemesi gereken manzarlar yaşadık. Amma İnşallah Türkiye kurumlarını güçlendirerek, demokrasisine bu şekilde sahip çıkan toplumun, Milli Mutabakat hissinden de istifade ederek Anayasa’sını gereklerine göre uyarlıyabilir ise, Türkiye için bu çok önemli bir gelişme olacaktır.
Büyükelçi İsmail Alper Coşkun ayrıca Trend Haber Ajansı’na ingilizce de açıklamalarda bulundu.
Muhabir: Rufiz Hafızoğlu, Aygün Badalova
