Mehr haber ajansının haberine göre, Lübnan'ın El Sefir gazetesinde makalesi yayınlayan İran Dışişleri Bakanı Muhammed Cevad Zarif, Suriye meselesine işaret ederek, İran'ın Suriye'deki temel politikası başından beri, bu ülke halkının iradesine saygı duymanın yanısıra, yabancı ülkelerin Suriye'nin içişlerine müdahele etmemeleri ve bu ülkede terörizmi bir araç olarak kullanarak suistimal edilmemesinin temelinde kurulu olduğunu söyledi.
"Suriye Kirizi'nden Çıkış Yolları" adı altında bu makaleyi yazan İran Dışişleri Bakanı, yeni çağdaki en büyük insani facia olan bu krizin çözülmesinde her ne kadar da az ümit ışığını görünüyorsa, Viyana bir ve iki oturumundan sonra Suriye krizinin yeni bi aşamaya geçtiğini vurguladı.
Muhammed Cevad Zarif, Suriye halkının iradesini göz önünde bulundurmak gerektiğinin altını çizerek, Suriye'deki hiçbir oyuncunun bu ülke halkı için karar verme yetkisi olmadığını ifade ettiğ.
Suriye'de ateşkes sağlanmasının zaruretini anlatan İran Dışişleri Bakanı, bu konusu Suriyeliler arasında müzakerelerin başlanmasına ve neticede milli sözleşmesine yol açamasına sebebiyet vereceğini belirtti.
Zarif, yazısının devamınde Suudi Arabistan'ın terörizme verdiği mali desteğe işaret ederek, Suriye'ye yönelik izledikleri politikalarla terörizme mali destek veren ülkeler bölge ve dünya istikrarı ve güvenliğini zedelediklerini konuşmasına ekledi.
İran Dışişleri Bakanı Zarif, her şeyden önce DAEŞ'ten petrol alışının durdurulmasının yanısıra bu terörist gruba mali desteğin kesilmesinin sağlanmasına yönelik adım atılması gerektiği gibi, batıda uygulamaya geçen İslamofobya ve İslam kuıtsallığına hakaretlerin önü kesilmesi gerektiğini kaydetti.