Recep Karagöz
Sovyetler Birliği'nin ve eski Yugoslavya'nın dağılmasıyla birlikte değişen Yeni Dünya Düzeni içinde bütün değişimler adeta bayram havası içinde gerçekleşirken Müslümanların yaşadığı topraklar kana bulanmıştır.
Almanya'nın Doğu'su Batı'sıyla birleşirken, Polonya, Çekoslovakya, Romanya, Macaristan değişirken, Sovyetler Birliği'nden Baltık Cuhhuriyetleri başta olmak üzere halkı Müslüman olmayan devletler bayram havası içinde bağımsızlığını ilan ederken katliam yaşanmamıştır!
Sovyetler Birliği içinde yaşayan Müslüman halklar ise ya Özbekistan gibi çağın en barbar diktatörlerine teslim edilmiş ya da Bakü'deki gibi tankların paletleri altında parçalanmıştır. Böylece özgürlük, adalet, eşitlik ve diğer insan haklarının kimler için geçerli olduğuna bütün dünya şahitlik etmiştir! Yeni Dünya Düzeni aktörleri, Berlin utanç duvarında bayram yaşatırken Bakü'de tank paletleri altında ezilen canları, kan kusturulan halkın feryadını görmemiş/duymamıştır.
Tarihe 20 Ocak Katliamı olarak geçen günün gecesi (19 Ocak) saat 12'de özgürlük, adalet, eşitlik talebini yükselten, silahsız, ellerinde kendilerini savunacak hiç bir şey bulunmayan savunmasız halkın üzerine tank ve modern silahlarla donatılmış SSCB ordusu uluslararası tüm kuralları hiçe sayarak yürüdü. 28 Nisan 1920 tarihinde Azerbaycan'ı işgal eden Kızıl Ordu, 20 Ocak 1990 tarihinde yeniden işgal etti.
Sovyet Ordusunun 20 Ocak'ta Bakü'ye ve Azerbaycan'ın diğer bölgelerine girişi sonucunda resmi açıklamalara göre 133 kişi ölmüş, 611 kişi yaralanmış, 841 kişi gözaltına alınmış ve 5 kişi kaybolmuştur.
Sovyet Ordusu'nun Azerbaycan'ı yeniden işgalinden önce Bakü'de bulunan hastaneler, acil servisler boşaltılmıştır. Askerler halka karşı çok acımasızca davranmış, kadın, çocuk demeden önlerine geçen herkesi kurşunlamıştır. Hatta, askerler yaralılara, onlara yardım eden acil servis doktorlarına, hemşirelere bile kurşun sıkmıştır. İşgal ordusunun kurşunlarından yalnız sokaktaki insanlar değil, dışarı çıkmayıp evinde oturan kadın ve çocuklar da yaralanmış, hayatını kaybetmiştir.
20 Ocak 1990 tarihindeki yeniden işgal süreci; iki yüz yıla yakın bir zaman Azarbaycan topraklarından emip götürdükleri kızıl (altın) ve petrol yetmemiş gibi, meydanları halkın kızıl kanıyla boyamıştır.Tarih bu katliamı asla unutmamalı, unutturmamalıdır.
Tarihin utanç sayfalarında yer alan 20 Ocak katliamını unutmadığımızı, unutturmayacağımızı yeniler, bu vesile ile hayatını yitirenlere bir defa daha Allah'tan rahmet, yakınlarına başsağlığı dileriz.
MAZLUMDER GYK Üyesi. MAZLUMDER eski Genel Başkan Yardımcısı ve Genel Sekreteri